| Bunu gerçekleştireceğiz. Madem ben senin düğününe davet edilmedim sen de benimkine davetli değilsin. | Open Subtitles | على كل حال هذا سيحدث وبما انني لم أدعى لزفافك |
| Ve sen buraya o adamın düğününe gelmem için beni ve kocamı ikna etmek üzere mi geldin? | Open Subtitles | والآن انت هنا لاقناع زوجي للذهاب لزفافك ؟ |
| Düğün yemeğinde birkaç içki, ben ısmarlıyorum. | Open Subtitles | بضع كؤوس من الشراب في الاحتفال السابق لزفافك. الحساب عليّ، هيا. |
| Düğün tarihinin belli olduğunu duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أنك حددت موعداً لزفافك. |
| Birkaç ay içerisinde buraya senin düğünün için geleceğimize inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق انه في خلال شهرين سنعود هنا لزفافك |
| Ruh emici canavarı tercih ederim. düğünün nasıl seni daha fazla kötü yapabilirdi? | Open Subtitles | كيف يمكن لزفافك ان يجعك اسوء ? |
| Sen Düğününü 12 yaşından beri planlıyorsun. | Open Subtitles | لقد خططتى لزفافك منذ كنتى فى الثانية عشر |
| Beni düğününe davet etmediğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أكاد لا أصدق أنك لم تدعوني لزفافك |
| düğününe ancak damat ben olursam gelirim. Öyle konuşma. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لأتى لزفافك ، أن أكون العريس - |
| Beni düğününe davet etmedin ve bu kalbimi kırdı. | Open Subtitles | أنت لم تدعوني لزفافك وهذا جرح مشاعري |
| Hayır ama seni öldürmek isteyen birini düğününe çağırman büyüklük olmuş. | Open Subtitles | -كلّا، بالواقع لم أره . كبير منك أن تقومي بدعوة الشخص الذي سعي لقتلك لزفافك. |
| Luke, sen beni düğününe çağırdın, ben yanımda birini getirdim. | Open Subtitles | (لوك) دعوتني لزفافك. أتيت بمرافقة. هذا ما كل شيء. |
| Düğün davetiye listesi üzerinde çalışıyorsun. | Open Subtitles | تعملين على قائمة المدعوين لزفافك. |
| Benim Düğün davetiyem nerede? | Open Subtitles | اين دعوتى لزفافك ؟ |
| 520, Düğün hediyesi olarak. İyi şanslar. | Open Subtitles | ـ 520 كهدية لزفافك بالتوفيق |
| Zevk Zamanın geldi. düğünün için hazırlanacaksın. | Open Subtitles | أنت سوف تستعدى لزفافك |
| Milly, ilk düğünün için tebrikler. | Open Subtitles | حسنا . " ميلي " , مبارك لك لزفافك الأول |
| düğünün için smokin almaya çıktık adamım. | Open Subtitles | نحن نتسوق لشراء حِلة لزفافك |
| Düğününü planlıyor olmam çok garip. | Open Subtitles | لازال جنونيًا بعض الشيء أنني من سيخطط لزفافك. |
| Düğününü planlamak başka, bekarlığa veda partin başka iş... | Open Subtitles | أن تتأكدي من أن كل شيء يجري بسلاسة. التخطيط لزفافك شيء، لكن استضافة حفل توديع عزوبيتك... |
| Annem bu hediyeyi düğününüz için size yolladı. | Open Subtitles | ترسل لك هذه الهدية لزفافك |
| Bir motele gidip şipşak yapalım, sonra da seni düğüne götürelim. | Open Subtitles | لذا دعينا نذهب لموتيل ، نمارس الجنس سريعاً ونعيدك لزفافك |