| - Temelde yüksek basınçlı sıvı VX içerir. | Open Subtitles | انها ببساطة حاوية لسائل كيميائي مضغوط جدا |
| Görünüşte, bir sıvı akıntısının ardında bıraktığı bir tortu. | Open Subtitles | رواسب يبدو أنها من بقايا تدفق لسائل |
| sperm yok, ama geyik derisi parçaları buldum. | Open Subtitles | لا وجود لسائل الذكري لكني جمعت بعض الآلياف |
| Dediğine göre çifleşme salgımı etrafa yaydırtan sperm kokum sayesinde? | Open Subtitles | من رائحة الفرمونت العميقة لسائل المنوي ؟ |
| Onu da ordusunu da Grek ateşimizle yakacağız. | Open Subtitles | سوف نحرقه هو وجيشه بالنار الأغريقية.. المترجم: هى الصورة البدائية لسائل"النابلم"الذى له خاصية الاشتعال حتى على سطح الماء. |
| Onu da ordusunu da Grek ateşimizle yakacağız. | Open Subtitles | سوف نحرقه هو وجيشه بالنار الأغريقية.. المترجم: هى الصورة البدائية لسائل"النابلم"الذى له خاصية الاشتعال حتى على سطح الماء. |
| Ve işte Elzar'ı böyle yendim. Spargle'ın sihirli sıvısı sayesinde. | Open Subtitles | و هكذا قد هزمت إليزار و الفضل يعود لسائل سبارجل السحري |
| Ayrıca iç çamaşırına bulaşmış vajina sıvısı izleri var. | Open Subtitles | وأيضاً هناك آثار لسائل مهبلي إنتقل للباسه الداخلي. |
| sıvı haldeki suya karşılık gelecek mavi rengi izleyin. | Open Subtitles | أنظروا للأزرق المطابق لسائل الماء |
| - Hangardan hidrolik sıvı lazım. - Anlaşıldı. | Open Subtitles | سأحتاج لسائل هيدروليكي من السقيفة |
| Bunun içinde sıvı nitrojen kalıntısı var. | Open Subtitles | توجد أثار لسائل نيتروجيني هنا |
| Son gözlemi evrenimizin çok boyutlu aşırı soğumuş sıvı yüzeyi olabileceği olan bir adama göre "Yatmadın mı daha?" ilk gözleminin gölgesinde kaldı gibi. | Open Subtitles | بالنسبة لرجل ملاحظته الأخيرة كانت أن عالمنا يمكن أن يكون السطح لسائل شديد البرودة متعدد الأبعاد، "لا زلت مستيقظاً" تبدو مثل إنهيار علامات طالب في سنته الجامعية الثانية. |
| Jinekoloji bölümü sperm izine rastlanmadığını söyledi. | Open Subtitles | أكدت خبيرة أمراض النساء عدم وجود آثار لسائل منوي. |
| sperm bankası, evlat edinme. | Open Subtitles | هناك متبرعين لسائل التبني |
| sperm istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج لسائل منوي |
| Blaire Watson'ın otopsisinde içinde iki sperm örneği bulundu. | Open Subtitles | أثناء تشريح جثة (بلير واطسون) وجدنا عينتان لسائل منوي بها |
| Gemi delindiğinde nano sıvısı dökülerek donmuş olabilir. | Open Subtitles | تسرب لسائل النانو الذي يتجمد عندما يتم إختراق السفينة |
| Gerçi çoğunda tahnit sıvısı çalınmış. | Open Subtitles | معضمها سرقات لسائل التحنيط |