| Maalesef şu durumda bildiğimden pek emin değilim. Anlatın da bileyim. | Open Subtitles | لست واثقة من ذلك في الحقيقة أخبريني عنهم |
| Ancak hayatımın şu döneminde, bir insana bağlanmaya hazır olup, olmadığım konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | لكن في هذه المرحلة من حياتي، لست واثقة... من أنني مستعدة للإلتزام لشخص واحد... |
| O kadar emin değilim. İçini görmeliyim. | Open Subtitles | انا لست واثقة من ذلك يجب أن أري ما بداخل الجسم |
| Bunun olacağından o kadar emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من حدوث ذلك |
| Aslında şimdi düşününce o küçük kızın sen olduğundan çok emin değilim. | Open Subtitles | في الواقع، حين أتدبّر الأمر، لست واثقة من أنك كنت تلك الطفلة. |
| Bir vajinanın da senin derdine çare olacağından emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من أنّ مهبلاً قد يحسّن الأمور عليك. |
| Bu kıyafetlerin yemek partisi için pekte iyi olduğunu zannetmiyorum. | Open Subtitles | لست واثقة من ان هذه الملابس بالشيء المناسب لحفلة عشاء |
| Şimdiyse, pek emin değilim. | Open Subtitles | و لم أصدقها، لكن الآن لست واثقة من رأيي |
| Savaş konusunda neler hissettiğim konusunda pek emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من احساسى بشان الحرب |
| Evet, ne düşündüğümden pek emin değilim. | Open Subtitles | نعم,أعني,أنني لست واثقة من رأيي بالأمر |
| Ben pek emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من أنه يجدر بنا فعل ذلك |
| Ne dediğinden pek emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من فهمي لمقصدكَ |
| Ben pek emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من ذلك |
| Ben bundan o kadar emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من ذلك. |
| Ben o kadar emin değilim. | Open Subtitles | لست واثقة من هذا. |
| Aslında, bu kitap kulübünü yapmak istediğimden çok emin değilim. | Open Subtitles | في الواقع, انا لست واثقة من أني أريد القيام بنادي الكتاب هذا |
| - Bunun önemli olacağından emin değilim. | Open Subtitles | أنا لست واثقة من هذا الأمر |
| Bu kıyafetlerin yemek partisi için pekte iyi olduğunu zannetmiyorum. | Open Subtitles | لست واثقة من ان هذه الملابس بالشيء المناسب لحفلة عشاء |