| Daha fazla bekleyemem. ortağa şimdi ihtiyacım var. | Open Subtitles | لم يعد يمكنني الانتظار أحتاج لشريك حالاً |
| Öldürülmek istemiyorsan daha iyi bir ortağa ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | إن أردتَ أن تتجنب أن تُقتل فأنتَ بحاجة لشريك أفضل |
| Bir de kâr amacı olmayan iyi bir ortak lazım. | TED | وأيضًا ستكون بحاجة لشريك رائع وغير ربحي. |
| Evet bebeğim, Gulino'nun ortağı, memur Scotman için son bilinen adresi yolla. | Open Subtitles | نعم,فتاتي أرسلي لنا أخر عنوان معروف لشريك غولينو الضابط سكوتمان |
| Anlaşılan suçunu hücre arkadaşına itiraf etmiş ve bunu doğrulayan birkaç tanık da var. | Open Subtitles | لقد أعترف بجرمه لشريك زنزانته و لدينا أثنان من الشهود يؤيدون القصة |
| Finansman için hâlâ bir ortaklık pozisyonu var. | Open Subtitles | ومازال هُناك مكان مُتاح لشريك آخر في المشروع |
| Bahsetmediği şey bir iş ortağına bu resmi cep telefonuyla göndermesiymiş. | Open Subtitles | حسن، ما لم يذكره أنه أرسل تلك الصورة عبر الهاتف لشريك تجاري |
| Bebek Bacaklı, biliyorum ki bir partnere ihtiyacın olduğun sonucuna varmak senin için zordu. | Open Subtitles | بالنسبة لطفولي أعلم أنه أمر صعب لك أن تحتاج لشريك في العمل |
| Ocak 2007'de küçük ortaklığa, Haziran 2007'de büyük ortaklığa ve en nihayetinde de kreatif yöneticiliğe atanmış. | Open Subtitles | رقي لشريك مبتدئ في يناير 2007 شريك رئيسي في يونيو 2007 و اخيرا مدير قسم الابداع في اذار 2008 |
| Ancak bütün bunların gelişmesinden önce Dünya'nın ciddi bir ortağa ihtiyacı var. | Open Subtitles | لكن ليتجلّى كل ذلك، ستحتاج الأرض لشريك حيوي. |
| Evet, sadece bilginiz olsun, bu kadının ortağa ihtiyacı yok. | Open Subtitles | أجل، وللعلم فقط، لا تحتاج هذه المرأة لشريك. |
| Belediyede güçlü bir ortağa ihtiyacım var. | Open Subtitles | أنا بحاجة لشريك قوي في المجلس البلدي للمدينة. |
| Gazetede ilanını gördüm. Hala ortak lazım mı diye merak ettim. | Open Subtitles | انظر، لقد رأيت إعلانك في الإعلانات المبوبة وأردت معرفة ما إذا كنت بحاجةٍ لشريك |
| Seni kıdemli ortak yapmamın sebebinin oyun olduğunu mu düşünüyorsun? - Değil miydi? | Open Subtitles | أتحسب أن ترقيتك لشريك مشروطة بتصويتك لي ؟ |
| Ve bu muhteşem restorana... ortak olmanı istiyorum. | Open Subtitles | وانا اريد منك لشريك معي على هذا المطعم الجديد الرائع. |
| Ama bir suç ortağı olması lazım. Kendi kendini gömmedi. | Open Subtitles | لكن مازال هناك وجود لشريك لها، فلم تدفن نفسها. |
| Kanıtla da suç ortağı olarak Savcılık onu cinayetten koruduğunu doğrulasın. | Open Subtitles | اثبت هذا, و المدعى العام وافق على القيام محاكمته من قاتل لشريك بعد الجريمة |
| Ve aslında, oda arkadaşına ihtiyacınız var mı... karaya döndüğümüzde? | Open Subtitles | تحتاج لشريك غرفه فعد الى الجزيره |
| Bana kıdemli ortaklık verdi, şirketi devralmak için beni kullandı. | Open Subtitles | قام بترقيتي لشريك كبير استغلني ليستولي على الشركة |
| Tüm o parayı üç gün sonra babasının eski ortağına gönderecekti. | Open Subtitles | لقد كان مجدولاً أن ينقل كل تلك الأموال لشريك والده السابق خلال ثلاثة أيام |
| Eğer ölümden kaçınmak istiyorsan, Mark Benford'dan daha iyi bir partnere ihtiyacın var. | Open Subtitles | إن أردت أن تتجنب مقتلك (تحتاج لشريك أفضل من (مارك بينفورد |
| Bedeviler bu başarıyı dikkat çekici bir ortaklığa borçlular. | Open Subtitles | و يدين البدو في نجاحهم لشريك مذهل |
| Yaşadıklarımdan sonra, yanımda bir eşe, güvenebileceğim birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | .. مما مررت به ،فأنا بحاجة لشريك حياة إلى جانبي شخص أستطيع الوثوق به |
| Bize bir ev arkadaşı lazım. İkimiz de beş parasısız. | Open Subtitles | نحن بحاجة لشريك سكن إننا مفلسان |
| Biri senin için, diğeri de Los Angeles'taki ortağın için. | Open Subtitles | واحدة لنفسك، واحد لشريك حياتك في لوس انجليس؟ |