| Bu benim zaferim olmalıydı, ...ama iki ay falan sevinebildim, Louie. | Open Subtitles | لقد كان هذا كانتصار في حرب و تمتعت بهذا ربما لشهرين |
| Denize defnetme konusunda kararsız olduğun için Hamsterını iki ay boyunca buzlukta beklettin. | Open Subtitles | تركت حيوان الهامستر في الثلاجة لشهرين وأنت تتمتم وتتلعثم ليتناسب دفنه في البحر |
| Bu proje için iki aydır onunla çalışıyorsun ama hala ismi yok. | Open Subtitles | كنتِ تعملين على هذا المشروع معها لشهرين وما زالت لمْ تعطكِ اسمها. |
| Herhalde birkaç ay kadar buralara uğrayamam. | Open Subtitles | من المرجح انني لن اعود لهذا الطريق لشهرين |
| İki aylık bedava üyelik ve birkaç yeni arkadaş kazandım. | Open Subtitles | حصلت على عضويه تجريبيه لشهرين وقابلت بعض الأصدقاء الجدد |
| Hafta sonu iki aylığına şehir dışına çıkacaktık. | Open Subtitles | مفترض أن نترك البلدة هذا الأسبوع لشهرين |
| Cuma, İngilizce öğreneceksin. Eğer sana iki ay katlanabilirsem. | Open Subtitles | ، سوف تتعلم الإنجليزية لو جلستُ على صدرك لشهرين |
| "Sırtımı döndüm" diyerek iki ay boyunca sahilde önüne gelenle sevişerek kızdan vaz geçtiğinden mi bahsediyorsun? | Open Subtitles | تقصد بـ : أدرت لها ظهري تركها لشهرين كي تحظى بالجنس مع زبالات شاطئ عشوائية |
| - O şeyin ne yapacağını bilmiyorum. - Bırakalım iki ay onlar yürütsün. | Open Subtitles | لا أفهم ما سيفعله هذا الشيء سنجعلهم يعملون عليها لشهرين |
| Rus'la çıkalı iki ay olmuştu ki ilişkide varlığını bile bilmediğim bir aşamaya geldik. | Open Subtitles | كنت اواعد الروسي لشهرين عندما وصلنا إلى مؤشر علاقة نادر جداً لم اعلم انه موجود |
| - Sen farklısın çünkü ben, birinin sevgilisini öldürüp iki ay yok olmam. | Open Subtitles | أنا لا أقتل صديق أحدهم ثمَّ أختفي لشهرين |
| İki aydır Viking Ragnar tarafından zalimce öldürülen iyi kral Edwin için yas tutuyoruz ve hâlâ bunun intikamını almadık. | Open Subtitles | لشهرين انتحبنا علي الملك الجيد ادوين والذي بواسطة القاسي راجنر الفايكنج قد قتل ولم ينتقم له حتي الان |
| Dairem en azından iki aydır elektronik izleme altında. | Open Subtitles | شقتي خاضعة للمراقبة الإلكترونية على الأقل لشهرين. |
| Hayret verici, bu şeyi iki aydır takip ediyorum, ve sen bir gecede Wendigo uzmanı olmuşsun. | Open Subtitles | مذهل، أتعرفين أنا أتعقب ذلك الشيء لشهرين وفي ليلة واحدة، أنتِ لديكِ دكتوراه في، الوينديغو |
| Tamam, şimdi. Marinda tehlikeli. Onu birkaç ay rahat bırakmamız gerekecek. | Open Subtitles | حسناً الآن، ماريندا حارة جدًا يجب أن نبعده لشهرين |
| Sadece birkaç ay çıktık. Kafamda kusurlarını kapatıp onunla evlendim. | Open Subtitles | واعدته لشهرين و وضعت النقاط على الحروف، ثم تزوجته |
| Bana söylediğinde iki aylık hamileydi. | Open Subtitles | حتى انها كانت لشهرين حبلى قبل ان تخبرني عن ذلك |
| Yinede ben gidemem. İki aylığına cezalıyım. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أذهب أنا معاقب لشهرين |
| Size dürüst olmak zorundayım, onunla sadece bir kaç ay kaldık, çünkü daha sonra, diğer öğrenciler yerine bir danışmanla yaşamak için gönderilmişti. | TED | ولأكون صريحة معكم عشنا سوياً لشهرين فقط لأنها انتقلت فيما بعد للعيش مع مستشارة بدلاً من العيش مع طلبة آخرين |
| Aslında ben birkaç aylığına Niles'a taşınıyorum. | Open Subtitles | حَسناً، في الحقيقة، أَتحرّكُ في مَع النيل لشهرين. |
| Bu bölgede bizimle iki aydan fazlaca bir süredir çatışma hâlindeydiler. | Open Subtitles | كانوا متمركزين فى تلك المناطق التى يقاتلونا منها لشهرين أو أكثر |