| Siyahi tarihi yüzyıllardır sistematik olarak silinmiş ve değiştirilmiştir. | TED | مُحى تاريخ السود بشكل مُمنهج وتغير لعدة قرون. |
| yüzyıllardır insanlar, çoğu başarısız olan nakil deneyleri yapsalar da, Halsted'in yaşadığı dönemde kan grupları keşfedilmemişti. | TED | لم تكن فصائل الدم مكتشفة في عصر هلستد بعد، إلّا أنّ الناس جرّبوا عملية نقل الدم لعدة قرون بفشل ذريع في معظم الحالات. |
| - Saray mensupları, Valusya halkı yüzyıllardır Topaz Taht tüm dünyadaki gücün merkezi olagelmiştir ve şimdi yeni kralınızı takdim ediyorum. | Open Subtitles | لعدة قرون الاحجار الكريمة هى مركز القوة فى العالم والان اقدم لكم ملكم الجديد |
| yüzyıllarca Avrupa ve İslam dünyası, evreni bu gözle gördü. | TED | لعدة قرون كانت تلك الفكرة سائدة في أوروبا والعالم الإسلامي حيال الكون |
| İçinde, yaşamı yüzyıllarca uzatabilecek bir iksir olma olasılığı olan bir lahit. | Open Subtitles | القبو يحتوى على أكسير قادر على إطالة الحياة لعدة قرون |
| Yüzyıllar boyunca, herşeyin birleştirici teorisini arıyoruz. | Open Subtitles | لعدة قرون ، كنا نبحث عن نظرية موحدة عن كل شيء |
| Kutu asırlardır saklı duruyordu hiç bulunmaması gerekirdi. | Open Subtitles | لقد تم إخفاء الصندوق لعدة قرون ضياعه عبر الزمن لا يعني أبداً أن يتم اكتشافه |
| Yüzyıllar boyu insanlar onu kontrol edebilmek için savaştılar. | Open Subtitles | لعدة قرون قد تم خوضها للوصول الى السلطة. |
| yüzyıllardır insan vücudunun yenilenebilmesi modern bilimin araştırma konusu olmuştur.. | Open Subtitles | لعدة قرون كانت فكرة إعادة بناء جسم الإنسان هي حلم العلم الحديث |
| yüzyıllardır insan vücudunun yenilenebilmesi modern bilimin araştırma konusu olmuştur.. | Open Subtitles | لعدة قرون كانت فكرة إعادة بناء جسم الإنسان هي حلم العلم الحديث |
| Yerel kültürler, yüzyıllardır bitkisel yağlar kullanırlar. | Open Subtitles | الثقافات الأصلية الزيوت العشبية لعدة قرون |
| İkisinde de kurallar bellidir ve yüzyıllardır süregelir. | Open Subtitles | وفي كلتاهما يتم إصلاح القوانين, ويحدث لعدة قرون. |
| Bu bölge yüzyıllardır savaş ağaları tarafından kontrol ediliyor. | Open Subtitles | هذه المنطقة مُسيطر عليها من قبل زعماء الميليشيات لعدة قرون |
| Sen ve senin gibilerin yüzyıllardır boş yere masum kanı peşine düştüğü sırrını seninle paylaşacağım. | Open Subtitles | سوف أشارككَ سرًا قد سعيت إليه أنت و بنو جنسك عبثاً لعدة قرون دماء الأبرياء |
| yüzyıllarca gömülü kalmış. Onu bir haritada bulamazsın. | Open Subtitles | من الواضح أنها مُخبأة, مدفونة لعدة قرون لن نستطيع ايجادها في الخريطة |
| Ölümleri ardındaki gerçek köylülerce örtbas edildi ve yüzyıllarca dış dünyadan saklandı. | Open Subtitles | الحقيقة حول وفاتهم لا تزال سريه من قبل القرويين, وكانت مجهولة للعالم الخارجي لعدة قرون. |
| Asla, Hitler'in kendisi o kabinde olsa bile, dava yüzyıllarca sürüp giderdi. | Open Subtitles | حتى لو كان هتلر على متن الطائرة كنا سنواجه قضايا تمتد لعدة قرون |
| Yüzyıllar boyunca böyle devam edemez. | Open Subtitles | لا يمكن لهذا بأن يستمر على هذا المنوال لعدة قرون. |
| Yüzyıllar boyunca sadece ama sadece bir sebepten hayatta kalmayı başardık. | Open Subtitles | لعدة قرون , نجونا لسبب واحد ولسبب واحد فقط |
| Hikâyesi Yüzyıllar boyunca efsane olarak görüldü. | Open Subtitles | لعدة قرون اعتُبرت روايته كقصة أسطورية |
| Yıldırım Atar asırlardır bizim sağlamlığımızı, gücümüzü gaddarlığımızı temsil ediyor. | Open Subtitles | لعدة قرون وسكيول تمتل قوتنا قوتنا لدينا الشراسة |
| Yahudiler hristiyanları sattı, Yüzyıllar boyu kutsal emanetleri saçıp savurdular. | Open Subtitles | اليهود باعوا المسيحيين, سهم من الاثار لعدة قرون. |
| Amerikan yerlileri ölülerini gömmek için asırlarca burayı kullanmışlar. | Open Subtitles | إعتاد الهنود الحمر على دفن موتاهم هنا لعدة قرون |