| Bana çok uzaklardan Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ من مسافة بعيدة وأنا انتظرت لفترة طويلة |
| Dörtnala koşturarak Geldin ve sırf eğlencesine yaptın. | Open Subtitles | لقد أتيتِ تركضين بخيلكِ، فقط من أجل القتل |
| Doğum günü için buraya geldiniz, değil mi? | Open Subtitles | لقد أتيتِ إلى هنا في عيد ميلادها , أليس كذلك ؟ |
| Kesinlikle doğru kişiye geldiniz. | Open Subtitles | لقد أتيتِ بالطبع للفتاة الصحيحة |
| Serena, gelmişsin. Çok sevindim. | Open Subtitles | سيرينا ، لقد أتيتِ بعد كل شيء أنا مبتهجة |
| Dr. Linus'tan nasihat almaya gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ الى الدكتور لينيوس من أجل نصيحه |
| Buraya gözlemci gelirse bana ihtiyacın olacağı için Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ إلى هنا لأنّكِ بحاجتي حتّى تظهرين بأفضل مظهر أمام المراقب الأمريكي |
| - Ben Carol'un doktoruyum. Sen bize Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ إلينا , و وافقتِ أن تكوني بديلة |
| Bir imdat çağrısına cevap vermek için bu kadar yol Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ كل هذه المسافة فقط لمساعدة شخص في محنة |
| Beni duydun. Geldin. Sen hep güçlü olandın. | Open Subtitles | لقد سمعتني، لقد أتيتِ كنتِ دائماً الأقوى |
| Yani sen de buraya sohbet etmek için Geldin sadece? | Open Subtitles | حسناً, إذاً لقد أتيتِ من أجل الدردشة الودّية فحسب؟ |
| Dalga geçmeye mi Geldin? Serserinin teki beni soyduğu yetmiyormuş gibi sen de bana gülüyorsun. | Open Subtitles | لقد أتيتِ للسخرية، لايكفي من أن تافه صغيراً يقوم بسرقتي والآن أنتِ تسخرين مني |
| Onu demiyorum. Bu kadar yol geldiniz. | Open Subtitles | لم أقل هذا، لقد أتيتِ كل هذه المسافة. |
| hayır. Tam zamanında geldiniz. | Open Subtitles | كلّا ، لقد أتيتِ في الوقت المناسب. |
| Evi görmeye geldiniz. | Open Subtitles | لقد أتيتِ لرؤية المنزل |
| Bu eve Leydi Catherine'in karşısına çıkarılacağınızı bilerek geldiniz, burada olacağımı biliyordunuz,size karşı takındığım kayıtsızlığı biliyorsunuz. | Open Subtitles | لقد أتيتِ لهذا المنزل عالمة بأنكِ ستلتقين بالسيدة (كاثرين), وعالمة بأنني سأكون هنا, وعالمة باستخفافي السحيق بكِ. |
| - Tam Karnaval zamanında geldiniz. - Karnaval mı? | Open Subtitles | لقد أتيتِ في وقت الكرنفال - الكرنفال؟ |
| Gribe benzer belirtilerle gelmişsin? | Open Subtitles | لقد أتيتِ هنا بأعراض تشبه الزُّكام ؟ |
| Hazırlıklı gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتِ مُستعدة. |
| Güzel, gelmişsin. | Open Subtitles | عظيم! لقد أتيتِ |
| Merhaba, tatlım. gelmişsin. | Open Subtitles | مرحباً عزيزتي، لقد أتيتِ! |
| Helen, gelmişsin. | Open Subtitles | (هيلين)، لقد أتيتِ - آسفة على تأخري، هل المزاد ... |