| Çocuğun birini yaktılar. Bize lazım olan adamı ellerinden kaçırdılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا صبياً وأخطأوا الرجل الذي كنا نريد خطفه للمبادلة |
| Evimi yaktılar. Evim gitti, Gelfling gitti. Fakat Aughra hiçbir şey! | Open Subtitles | لقد أحرقوا منزلي لقد ضاع منزلي، وهرب الغلفلنغ |
| Biz uçağa bindikten 45 dakika sonra orayı yaktılar. | Open Subtitles | بعد 45 دقيقة من أخلائنا لقد أحرقوا المكان |
| Adamın dükkânını yaktılar yahu. Bu iş burada biter mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أعني، لقد أحرقوا متجره أتظنين أن هذه هي نهاية الأمر؟ |
| Abi, onlara verdiğimiz imza kağıtlarını yakmışlar. | Open Subtitles | آخي لقد أحرقوا الأوراق التي قدمناها للتوقيعات |
| Hamile değilim. Omletimi yakmışlar. | Open Subtitles | لست حاملاً لقد أحرقوا بيض الأومليت |
| - Dört gün önce çiftliğimizi yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا مزرعتنا قبل أربعة أيام. -من الذي فعل هذا؟ |
| Spor salonunu yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا الصالة |
| Kurbanlarını yaktılar. Havaya uçurdular. | Open Subtitles | لقد أحرقوا ضحيتهم لقد نسفوه |
| Ya evet, kıyafetlerimi yaktılar. Zevk sahibi insanlarmış. | Open Subtitles | لقد أحرقوا ملابسي |
| Evimi yaktılar! | Open Subtitles | لقد أحرقوا منزلي |
| Nehirova'da her şeyi yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا كل شيء تقريباً في (بلاد الروافد) |
| onlar annemin evini yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا منزلها |
| Benim ailemi diri diri yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا عائلتي أحياء |
| Yakabilecekleri her şeyi yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا كل ما إستطاعوا |
| Sağ olasın. Jefferson'da onun cesedini yaktılar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا جثتها في (جيفرسون) |
| Bagajı da yakmışlar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا صندوقَ السيارةِ أيضاً |
| Bir kızın yüzünü akü asidiyle yakmışlar. | Open Subtitles | لقد أحرقوا وجه أحدى الفتيات بماء الناء. |