| Eskiden düz bir şekilde açık ve dürüst bakardın. | Open Subtitles | لقد اعتدت أن تنظرين أمامك مباشرة دون تحفظ،دون قناع |
| Eskiden bu gibi durumları büyüdüğümde kontrol altında tutabileceğimi düşünürdüm, fakat şimdi ciddi olup olmadığını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد اعتدت ان اعتقد انى قادر على التعامل مع هذه المواقف منذ ان كبرت ولكنى لا اعلم ما اذا كان جادا |
| Eskiden, bütün gece uyumazdım ve hiç yan etkisi olmazdı. | Open Subtitles | لقد اعتدت على السهر طوال الليل ولم اعانى من اى امراض مطلقاً |
| Ama ben bir şey söylemedim anne. Ama ben bunlara alışkınım! Hayatım boyunca embesillerle savaştım. | Open Subtitles | لقد اعتدت على هذا على أية حال عندي نقد كامل لحياتي |
| Ben de Önceden onlarlaydım... Tüm kalbimle iyilikler diliyorum... | Open Subtitles | لقد اعتدت أن اكون معهم بنفسي لكم أطيب تمنياتي القلبية.. |
| Eskiden yanımda kaçan bir ortağım vardı. | Open Subtitles | لقد اعتدت أن أفر مع صديق أنت تعلم عما أتحدث |
| Eskiden sizi saatlerce dinlerdim. | Open Subtitles | لقد اعتدت أن أستمع إلى حديثكم عن طريقها لساعات |
| Piper, rahatla. Eskiden bir tamirciyle çıkmıştım, sana adım adım anlatacağım. | Open Subtitles | بايبر، اهدئي، لقد اعتدت مواعدة ميكانيكي، سأساعدكِ في تجاوز هذا |
| Sen Eskiden sınıfın arka sırısanda oturuyordun kot pantolonları resimleri çizerdin. | Open Subtitles | لقد اعتدت الجلوس في الخلف ورسم الصور على بنطالكِ |
| Eskiden görüyordum. Ne demeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | لقد اعتدت على هذا,عن ماذا تتكلم بحق الجحيم ؟ |
| O Eskiden sendin. Hayır, ben Eskiden oydum. Ama kendimden nefret ediyordum. | Open Subtitles | لا ، لقد اعتدت أن أكونها و لكنى كرهت نفسى ، لذا فقد قمت ببعض الجراحات |
| Eskiden hiçbirimizin yalnız olmadığını düşünürdüm. | Open Subtitles | لقد اعتدت على الاعتقاد، انه لا يوجد أحدٌ منا وحيد |
| Eskiden bu ºakay_BAR_ fen ögrenciIerime yapard_BAR_m. | Open Subtitles | لقد اعتدت على أن أقول هذا لطلابي في صف العلوم |
| Eskiden de tedavi edici masajlar yapardım ve bu hep olurdu. | Open Subtitles | لقد اعتدت على تدليك الناس و هذا يحدث احياناً |
| Bilirsin, Eskiden duygularımı incitirdi. Şimdi anladım ki zaman tasarrufu için çok iyi. | Open Subtitles | انت تعرف لقد اعتدت ان تجرح مشاعرى الان انا اعرف ان هذا يوقف الكثير من الوقت |
| Eskiden bayağı güzel bir kızdım değil mi? - Evet. | Open Subtitles | لقد اعتدت أن اكون فتاة جميلة جداً في الماضي ، اليس كذلك؟ |
| Eskiden ben de yapardım ama yük kemerimi unutmuşum. | Open Subtitles | حسناً ، لقد اعتدت على فعل هذا بنفسي ولكنى نسيت حزام الوزن الخاص بي |
| Eskiden Dong Ja ile gezerdim. | Open Subtitles | لقد اعتدت دائماً على أخذ حيواني الأليف معي |
| Hayır, hayır, gerek yok. Acıya alışkınım. | Open Subtitles | لا, ارجوكي لا تقمي بذلك لقد اعتدت علي الألم |
| Ben de Önceden onlarlaydım... Tüm kalbimle iyilikler diliyorum... | Open Subtitles | لقد اعتدت أن اكون معهم بنفسي لكم أطيب تمنياتي القلبية.. |
| Çocukken çilek çalmak hoşuma giderdi. | Open Subtitles | عندما كنتَ طفلاً, لقد اعتدت على سرق الفراولة. |
| Sokakta durup, kendi kendime şöyle derdim... | Open Subtitles | لقد اعتدت الوقوف فى الشارع و أقول لنفسى |
| Evet, haydi, tüm hıncını al. Devam et. Ben alışığım. | Open Subtitles | نعم، استمري، فرغي ما لديك علي استمري لقد اعتدت الأمر |