| Bir keresinde bende okulda bir gün geçirdim fakat öğretmen derse konsantre olmadığımı iddia etti. | Open Subtitles | اتعرف , لقد امضيت يوما في المدرسة ذات مرة ولكن المدرسة ادعت بأني لا استطيع التركيز |
| Sizinle dün gece çok güzel vakit geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت معك وقتا رائعا بالفعل ليلة امس |
| Doktor, geçen Salı gününü halımdaki liflere bakarak geçirdim. | Open Subtitles | انظر يا دكتور لقد امضيت الثّلاثاء الماضي أراقب الألياف على سجادتي |
| Senin görev sürenden daha uzun süre tuvalette geçirdim burada. | Open Subtitles | لقد امضيت في الطابقِ الثالثِ وقتاً اكثر منك |
| Senin görev sürenden daha uzun süre tuvalette geçirdim burada. | Open Subtitles | لقد امضيت في الطابقِ الثالثِ وقتاً اكثر منك |
| Günde 20 saatimi iki adi suçlunun arasında geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت عشرون ساعة انظر بين زنازين معقدة |
| Bak, tüm lise hayatımı kütüphanede yalnızca birinin beni istemesini umut ederek geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت المدرسة والكلية اتمنى ان اجد شخص يهتم بي |
| Bütün yılı İngiltere'de yatılı okulda geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت السنة بأكملها في مدرسة داخلية في انكلترا |
| Ben son 10 yılımı G-Girl'ün güçlerinin kaynağı olan şeyi analiz etmekle geçirdim | Open Subtitles | لقد امضيت العشر سنوات الماضية لمحاولة فهم مصدر طاقة الفتاة الخارقة |
| Teleferikte O ve oğluyla birlikte iki saat geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت ساعتين معه ومع ابنه في العربات المعلقه |
| Bütün günümü o kızları pisliğin teki olmadığıma ikna ederek geçirdim, ...bir de sirke ve su kokarak ayrıldılar yanımdan. | Open Subtitles | لقد امضيت اليوم كله في محاولة اقناع تلك الفتيات أنني لست احمقا وقد رحلن ورائحتهن كالخل و الماء |
| Bütün kariyerimi resmi olarak var olmayan yerlerde geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت كل مسيرتي الرسمية بالعمل متواجداً في الامكان |
| Batakhanede tam dört yıl geçirdim. Parti yapacağım tabii ki. | Open Subtitles | عزيزتي، لقد امضيت 4 سنوات بالسجن، سوف احتفل |
| Evet, son iki günümü, Milwaukee Polis Departmanında sadist bir seri tecavüzcünün başı için geçirdim. | Open Subtitles | نعم، حسنا، لقد امضيت اليومان الماضيان فى رأس مغتصب سادى متسلسل من اجل شرطة ميلووكى |
| Kuzey Kutbu'nda seni deli gibi özleyerek iki ay geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت شهران في القطب الشمالي وانا افتقدك كثيرا |
| Michael, son bir yıldır hayatımı tekrar düzene sokmaya çalışarak geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت السنة السابقة أحاول تجميع حياتي مرة أخرى |
| Hayatımın yarısını donanmada geçirdim, Steve. | Open Subtitles | لقد امضيت نصف حياتي في سلاح البحرية ستيف |
| Hayatımın büyük bir kısmını yapmadığım şeylerle suçlanarak geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت وقتا كافيا من حياتي بان اُتهم بشيء لم افعله |
| Ben Darcy aile ile vakit çok geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت الكثير من الوقت مع عائلة دارسى |
| Geçen son altı ayımı nişanlımı mezarından çıkarmaya çalışarak geçirdim. | Open Subtitles | لقد امضيت الستة اشهر الماضية احاول انقاذ خطيبي |