| kavga ettik ve ben tekrar gitmem gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا مع بعضنا, عندما قلت أن علىّ أن أرحل مرة أخرى |
| Bu sabah çirkin ve ağır bir kavga ettik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا بهذا الصباح، وتطور الأمر بشكل سيئ.. ومؤذي |
| Dün akşam sen gittikten sonra kavga ettik ve savcının bebeğin ondan olduğunu öğreneceğini söyledim. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا ليلة أمس بعد أن غادرتي وقلت له أن المدعي العام سيكتشف أن الطفل هو ولده |
| Daha önce de kavga etmiştik ama böylesi hiç olmamıştı. | Open Subtitles | , أقصد , لقد تشاجرنا من قبل لكن ليس هكذا من قبل |
| Bu konu hakkında günlerce kavga ettik ama en sonunda beni her şeyin kontrolü altında oluğuna ikna etti. | Open Subtitles | اقسم لك لقد تشاجرنا حول ذلك لايام وقد اقنعتني |
| Jenny, evet kavga ettik ama ben hala seni seviyorum. | Open Subtitles | جينى, نعم لقد تشاجرنا ولكنى ما زلت أحبك |
| Şu diğer herifle kavga ettik... Öteki Sam'le. | Open Subtitles | أجل، لقد تشاجرنا ...أنا والرجل الآخر، الرجل |
| Hayvanlar gibi kavga ettik... neredeyse bir ay boyunca. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا كالحيوانات لمدة شهر |
| kavga ettik. Benim yanımda uyuyamazdı. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا ، وهي لم ترغب بالنوم معي |
| Evet. Evet, kavga ettik. | Open Subtitles | أجل,اجل,لقد تشاجرنا لقد تشاجرنا |
| Tüm kasabanın önünde kavga ettik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا امام أعين البلدة كلها |
| - Aslında dün gece bu konuda kavga ettik. | Open Subtitles | بالواقع لقد تشاجرنا بشأنِ ذلك البارحة. |
| Ustabaşı Sheng ile kavga ettik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا مع رئيس العمال |
| Az önce kavga ettik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا للتو. |
| Az önce ilk kez kavga ettik. | Open Subtitles | حسنا ، لقد تشاجرنا لأول مرة |
| kavga ettik diyebilirim. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا نوعاً ما |
| kavga etmiştik. Ben de ona öfkemden hemen seninle yatağa atladım. Ama o sırada bile tek düşündüğüm erkeğim Stu'ydu. | Open Subtitles | حسناً , لقد تشاجرنا وأسرعت بالقفز إلي الفراش معكِ ولكن طوال الوقت كل ما أمكنني التفكير فيه |
| Sean Washington'a gitmeden bir gün önce kavga etmiştik. | Open Subtitles | اتعرف فى اليوم قبل مغادره شون الى واشنطن لقد تشاجرنا |
| Nişanlandıktan sonra çok kavga etmiştik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا كثيراً بعد أن تمت خطبتنا |
| İlk kavgamızı ettik. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا لأول مرة |
| Onunla tartıştık. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا. |
| Uçakta tartışmıştık. Gülünç bir şeydi. | Open Subtitles | لقد تشاجرنا فى الطائرة,وكان بسبب شئ مضحك |
| O da gayet iyi. Sabahleyin biraz tartıştık da. | Open Subtitles | إنها على خير ما يرام لقد تشاجرنا هذا الصباح |