| Finans şirketinden gelen adamı kilere kilitledim. | Open Subtitles | لقد حبست الرجل من شركة التحصيل فى الدولاب |
| Kendimi banyoya kilitledim ama ne yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد حبست نفسي في المرحاض ولكن.. لا أعرف ماذا أفعل |
| - Kendimi dışarı kilitledim. - Tamam, hadi. | Open Subtitles | ـ لقد حبست نفسى بالخارج ـ حسناً ، هيا إلى الداخل |
| Burada kilitli kaldım, biri beni kovalıyor. | Open Subtitles | لقد حبست فى الأسفل لقد قفلوا علي. أحد ما يلاحقنى |
| Sonuçta, sırf sigara içebilmek için üç gün boyunca merdivenlerde kilitli kaldım. | Open Subtitles | بعد كل هذا، لقد حبست على الدرج لثلاثة أيام فقط لأنني إحتجتُ سيجارة -نعم ، كان هذا غبياً |
| Kendimi tavan arasında kilitledim. | Open Subtitles | لقد حبست نفسي في العليَة |
| Bebek koruması yapacağım diye kendimi dışarı kilitledim. | Open Subtitles | لقد حبست نفسي في الخارج |
| Katie'yi oraya kilitledim. Anladın mı beni? Çıkar beni. | Open Subtitles | لقد حبست "كايتي" هناك هل تسمعني ؟ دعني أخرج - ...."شون" - إنها تجعل نفسها تبدو مثلي |
| - Burada kilitli kaldım, ve... | Open Subtitles | حسنا, لقد حبست هنا |
| Grace, orada kilitli kaldım. | Open Subtitles | طيب كريس لقد حبست هناك |
| kilitli kaldım. | Open Subtitles | لقد حبست |