| Sen bu parayı aldığın an kardeşlerine ihanet ettin zaten. | Open Subtitles | لقد خنت رفاقك فى اللحظة التى أخذت فيها هذه الأموال |
| -Artık başlayalım. -Hain! Kendi türüne ihanet ettin. | Open Subtitles | ـ لذا , دعونا نبدأ ـ خائن , لقد خنت بني جنسك |
| Tüm insanlığa bu iğrenç künye için ihanet ettin. | Open Subtitles | لقد خنت الجنس البشري من أجل صفيحة معدنية للكلاب. |
| Kutsal yeminime ihanet ettim. 12 yıl önce. | Open Subtitles | لقد خنت اليمين الرسمي الذي قمت به منذ 12 عاماً |
| Senin güvenine ihanet ettim ama bunu ilişkimizi korumak adına yaptım. Bu bana çok daha önemli göründü. | Open Subtitles | لقد خنت ثقتك لقد فعلت هذا لكي أحافظ على علاقتنا و هذا أكثر أهمية لي |
| Erkek arkadaşımı aldattım ve bekaretimi doğru düzgün tanımadığım herhangi birine verdim. | Open Subtitles | لقد خنت صديقي الحميم وخسرت عذريتي على شاب عشوائي لا أعرفه تماماً |
| Şu ana kadar üç kocanı erkek kardeşleriyle aldattın. Sanırım herkese yeterince su verdin. | Open Subtitles | لقد خنت ثلاثة أزواج مختلفين مع أخوتهم و اعتقد لم تدعي الخيار لإي شخص |
| Dahası sizi bu şehre getiren bana da... ihanet ettiniz... ve beni imparatorun gözünde muhtemel bir suça göz yumar duruma düşürdünüz. | Open Subtitles | ما هو أكثر لقد خنت العهد الذى منحتنى اياه الذى احضرك الى هذه المدينة ووضعنى تحت طائلة الشك و التواطؤ فى نظر الامبراطور |
| Bütün hayatın bir yalandan ibaret. Herkese ihanet ettin. | Open Subtitles | حياتك بأكملها ما هي إلا كذبة، لقد خنت الجميع. |
| İngiltere'ye dönemezsin, Kralına ihanet ettin. | Open Subtitles | لا تستطيع العودة إلى إنجلترا لقد خنت ملكك |
| Senden önceki büyük düşünürlere ve cesur savaşçılara ihanet ettin. | Open Subtitles | لقد خنت العقول الرائعة والمقاتلين الشجعان الذين سبقوك. |
| Ama sen emirlere itaat etmedin. Davaya ihanet ettin. | Open Subtitles | لكنك لم تطع الأوامر لقد خنت الشعب |
| Kendi adamlarına ihanet ettin ve oğlumu öldürdün. | Open Subtitles | لقد خنت صديقك المقرّب وقتلت ولدي |
| Çünkü petrol ambargosunu kaldırarak davamıza ihanet ettin. | Open Subtitles | لأنّ ردّة فعلك في "أوردن بارغو", لقد خنت قضيّتنا |
| Sen Kral'lık unvanına ihanet ettin. | Open Subtitles | لقد خنت كل مايُفترض أن يكونوا ملوك. |
| Zaten buraya gelerek halkıma yeterince ihanet ettim. | Open Subtitles | لقد خنت شعبي بما فيه الكفاية بمجرد مجيئي إلى هنا. |
| Annie'nin güvenine o kadar çok ihanet ettim ki. | Open Subtitles | لقد خنت ثقة آني مرات عديدة أكثر من ان اعترف بذلك |
| Anlamıyorsun. Dostuma ihanet ettim. Yalanlar söyledim. | Open Subtitles | أنت لا تفهمين، لقد خنت صديقاً لي، وكذبت بشأن حقيقتي. |
| Erkek arkadaşımı aldattım ve bekaretimi doğru düzgün tanımadığım herhangi birine verdim. | Open Subtitles | لقد خنت صديقي الحميم وخسرت عذريتي على شاب عشوائي لا أعرفه تماماً |
| Peder, ailemi aldattım adamlarımı aldattım seni de aldattım. | Open Subtitles | أبتي لقد خنت عائلتي ، لقد خنت رجالي . و خنتك أنت |
| Karını aldattın, o da hayatına devam etti. | Open Subtitles | لقد خنت زوجتك ومضت هي بحياتها نهاية القصة. |