| O sözler dudaklarından dökülürken Seni izledim ve bunu unutamam. | Open Subtitles | لقد راقبتك حين خرجت هذه الكلمة من فمك ولا استطيع ان اترك الامر يمضي |
| Seni izledim, Peyton. Seni dinledim. | Open Subtitles | لقد راقبتك يا بايتون لقد استمعت لك |
| Seni izledim, bir şeyler yapmak üzeresin. | Open Subtitles | لقد راقبتك. أنتَ على وشك فعل شيء. |
| Ama bir süredir seni izliyorum... Mutlu değildin. | Open Subtitles | ولكن لقد راقبتك لفترة, أنت لست سعبدا |
| "Em City" e geldiğinden beri seni izliyorum. | Open Subtitles | لقد راقبتك منذ اليوم الذي جئت فيه إلى (إم سيتي). |
| "Sevgili Felicity, işte başlıyorum 4 yıl boyunca Seni izledim." | Open Subtitles | "عزيزتي فيليسيتي ، إنه وقت الذهاب " "عزيزتي فيليسيتي ، إنه وقت الذهاب " لقد راقبتك لأربع سنوات" "كنت أتسائل دائما من تحبين |
| Seni izledim. Dinledim, öğrendim. | Open Subtitles | لقد راقبتك قمت بالإنصات إليك |
| Seni izledim ve bu beni çok üzdü. | Open Subtitles | لقد راقبتك, وهذا يجعلني حزينا |
| Seni izledim. | Open Subtitles | لقد راقبتك |
| Yıllardır seni izliyorum Sam. | Open Subtitles | لقد راقبتك لسنوات "يا "سام |