| George'un intihar etmesine sebep oldun... | Open Subtitles | لقد سببت لتود ذنبا تجاه جورج بسبب بقاءه على الطائرة |
| Az önce tüm şehir genelinde termonükleer bir patlamaya sebep oldun. | Open Subtitles | لقد سببت انفجار نووي حراري قضت على المدينة بأكملها |
| Yeteri kadar saçmalığa sebep oldun. | Open Subtitles | لقد سببت الكثير من الشغب بالفعل. |
| MR makinesini bozan lağım tıkanıklığına yol açmışlar ve üstlerinde isminiz var. | Open Subtitles | لقد سببت ضغط مياه المجاري الذي دمر جهاز الرنين المغناطيسي وإسمك عليها |
| MR makinesini bozan lağım tıkanıklığına yol açmışlar ve üstlerinde isminiz var. | Open Subtitles | لقد سببت ضغط مياه المجاري الذي دمر جهاز الرنين المغناطيسي وإسمك عليها |
| Eşim ve benim aramda her gece konuşulacak bir soruna yol açtın. | Open Subtitles | لقد سببت لى مشكلة بينى وبين زوجتى |
| Bir günlük yeterince zarar verdin. | Open Subtitles | لقد سببت ما يكفي من الضرر ليوم واحد |
| Neredeyse oğlumu öldürecek bir katliama sebep oldun. | Open Subtitles | لقد سببت مذبحة قريبة من قتل ابني |
| Benimle karım aramda ciddi bir soruna yol açtın. | Open Subtitles | لقد سببت لى مشكلة بينى وبين زوجتى |
| Zaten yeterince zarar verdin | Open Subtitles | لقد سببت ما يكفى من الدمار |
| Onun yalnızlığını ve Big Ben büyüklüğündeki biyolojik saatini istismar ederek zaten yeterince zarar verdin. | Open Subtitles | لقد سببت ما يكفي من الأضرار حتى الآن استغلال وحدتها ، و ساعتها البيولوجية المشابهة لـ(بيج بين) |