"لقد عضني" - Translation from Arabic to Turkish

• Beni ısırdı
• ısırmıştı
• ısırıldım
• Isırdı beni

Dün gece onunla boğuşurken, Beni ısırdı.
لقد عضني عندما كنت أتعارك معه البارحه.

- Beni ısırdı, Lois. O adi Beni ısırdı. - Tatlım, öyle yapmak istemediğinden eminim.
لقد عضني يا لويس، ذاك اللقيط - أنا متأكدة يا حبيبي بأنه لم يقصدها -

O sadece Beni ısırdı.
لقد عضني فحسب يا جاك هذا كل شئ

- Beni ısırdı. - Biraz daha anlat. Nasıl yaptı?
. لقد عضني - أخبريني بالمزيـد، كيف فعلها ؟

O kadar korkmuştu ki, iyi geceler öpücüğü verirken dudağımı ısırmıştı.
لقد كان خائفاً جداً، لقد عضني في شفتي عندما قبلني قبلة المساء

Kötü, çünkü ısırıldım.
سيء جداَ لأنه لقد عضني شخص

Isırdı beni! Gördünüz! Beni ısırdı!
لقد عضني لقد رأيته هو عضني

- Beni ısırdı! - Beezy, gel buraya. Kötü çocuk.
لقد عضني تعالي إلى هنا أيتها الشقية

Dün gece Beni ısırdı ama ciddi bir şey değil.
لقد عضني أمس لكن الأمر ليس خطيرًا

Pekala, öyle. Bir köpek Beni ısırdı.
حسناً, حسناً, هي كذلك لقد عضني كلب!

Beni yakaladı, Charley! Beni ısırdı!
لقد هاجمني شارلي,لقد عضني

-Yengeci bu sabah Beni ısırdı.
لقد عضني سلطعونها هذا الصباح

Kahretsin! O.ospu çocuğu Beni ısırdı!
لقد عضني اللعين

Bir terslik var, her şey birbirine karıştı. Beni ısırdı. Sanırım Korkuluk'un sinir gazı bütün vücuduna yayılmış.
هنالك خطب ما, الرؤية غير واضحة تماماً، لقد عضني أظن أن رذاذ (كرين) للخوف يغلي في عروقه

Beni ısırdı! Lanet olsun, Beni ısırdı!
لقد عضني، تباً، لقد عضني

Bişey var köpekte Beni ısırdı -iyileşir
(هناك خطب بالكلب يا (ألان لقد عضني هل أنتِ بخير؟ أنا على ما يرام

Hem hasta olmuş bir köpek, hem de Christy Beni ısırdı. Demek ki kan veya tükürük yoluyla bulaşmıyor.
لقد عضني كلب مُصاب و(كريستي) إذاً لا ينقل عن طريق الدم أو اللعاب

- Yapma şunu. - Beni ısırdı!
لقد عضني ,لقد عضني!

Beni ısırdı.
لقد عضني