| Kanıt raporunu daha teslim etmediğinizi olay yerinde neler bulunduğunu öğrenmesi gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم لم تتوصلوا إلى دليل بعد يا رفاق وأراد أن يعلم ماذا قد وُجد فى موقع الحادث | 
| O da sizin aynı bizim gibi çok genç olduğunuzu söyledi. | Open Subtitles | . لقد قال أنكم ما زلتم صغار السن جدا | 
| Rızası dışında tutulduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم أحضرتموه رغماً عنه | 
| Rızası dışında tutulduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم أحضرتموه رغماً عنه | 
| Bana, sizin gerçek anne babam olmadığınızı söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم لستم أمي وأبي الحقيقيين. | 
| Senin anlayamayacağını söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم لن تتفهموا ذلك | 
| - Sizin yolu bildiğinizi söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم تعلمون الطريق | 
| Burada takıldığını söyledi. | Open Subtitles | لقد قال أنكم تتسكعوا هنا |