| Hikayeyi çoktan yazdık zaten. Sadece bir kaç... | Open Subtitles | لقد كتبنا المقال بالفعل لكننا نحتاج منك بعض التحديد |
| Bir mektup yazdık, yakalanmanız olasılığına karşı... bazı şeyleri açıklamaya çalıştık. | Open Subtitles | لقد كتبنا رساله لتشرح أشياء في حالة القبض عليك |
| Yakalanman durumunda, neyin ne olduğunu anlatan bir mektup yazdık. | Open Subtitles | لقد كتبنا رساله لتشرح أشياء في حالة القبض عليك |
| Doğru, bazı kuralları olduğu gerçek. Onlardan birkaç tane yazmıştık. | Open Subtitles | صحيح لديهم قواعدهم الخاصة لقد كتبنا بعضاً منها |
| Karta zaten bir şeyler yazmıştık. Kartta yazıyor. | Open Subtitles | لقد كتبنا شيء ما في تلك البطاقة |
| Evet, ilçe memuruna kaynak için yalvaran bir sürü mektup yazdık. | Open Subtitles | لقد كتبنا رسائل كثيرة إلى رئيس البلدية نطلب منه المساعدة |
| Biraz önce adımızı tarih kitaplarına yazdık. | Open Subtitles | لقد كتبنا أسماءنا في كتب التّاريخ |
| İçine bazı şeyler yazdık. | Open Subtitles | لقد كتبنا جميعنا بعص الأشياء بداخله |
| - Kendi yemin konuşmalarımızı yazdık. | Open Subtitles | لا يوجد شيء أكثر رومانسية - لقد كتبنا نذورنا |
| Bak, beraber bir makale yazdık. | Open Subtitles | لا، اسمع، لقد كتبنا بحثاً سوياً |
| Yapma böyle, bu harika oyunu biz yazdık. | Open Subtitles | هيا , لقد كتبنا هذه اللعبة المذهلة |
| Kendi yeminlerimizi yazdık. Yapışkan kağıt üzerine. | Open Subtitles | لقد كتبنا نذورنا على ورقة مفكّرة لاصقة |
| İyi bir eleştiri yaptık. yorumların altında, şöyle yazdık: | Open Subtitles | لقد كتبنا تعليقات جيدة |
| - Mektuplar yazdık. | Open Subtitles | . لقد كتبنا رسائل |
| Biz yazdık bunu. | Open Subtitles | ، لقد كتبنا نحن ذلك ! |
| Biz sana bir mektup yazmıştık. | Open Subtitles | لقد... لقد كتبنا خطاباً |