| Her konuda haklıydın. Seni daha iyi bir yere götürmeliydim. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة بشأن كل شيء كان يتوجب على أن آخذكِ إلى مكان أفضل |
| Biliyor musun? Buradaki okul konusunda haklıydın. Kontrol ettim. | Open Subtitles | أتعلمين ، لقد كنتِ محقة بخصوص المدرسة هنا لقد تفحصتها ، و وجدتها جيدة |
| Oh, haklıydın. O giysi senin üzerinde daha iyi durmuş. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة انتِ افضل كثيراً بهذا الزى |
| Daima haklıydın, Aşk ile iş el ele yürüyemez. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة فيما قلته, الحب والعمل لا يمكن أن يجتمعا |
| Sen Haklıymışsın. Okulda daha sıkı çalışmamı söylemiştin. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة لقد قلتِ بأن علي الدراسة أكثر |
| Söylediğimiz şarkının kazanmak için yeterli olmadığını söylerken haklıydın bugün. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة هناك اليوم بخصوص أن الأغنية ليس بجيدة بمافيه الكفاية |
| Sen de kitabımın ruhsuz olduğu konusunda haklıydın. | Open Subtitles | حسنا، لقد كنتِ محقة بما يخص كتابي أنه نوعاً ما يفتقر إلى الروحانية |
| Silah laboratuvarı hakkında haklıydın. Havalandırma odası üst tarafta, evin hemen arkasında. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة حول مختبر الأسلة غرفة التهوية، في الأعلى، وراء المنزل تماماً |
| Sanırım, babamın parası olmadan hiçbir şey yapamıyorum. haklıydın. | Open Subtitles | أعتقد أنني لا أستطيع فعل أي شيء الا بأموال أبي لقد كنتِ محقة |
| Dün gece söylediklerinde haklıydın. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة بشأن ماقلتيه الليلة الماضية. |
| Sen her konuda haklıydın. Hâlâ bana yalan söylüyor. | Open Subtitles | كلا، لقد كنتِ محقة بكل شيء .وما زال يكذب عليّ |
| Dur. Daha önce söylediklerinde haklıydın, tamam mı? | Open Subtitles | إنتظري، لقد كنتِ محقة بشأن ماقلتيه سابقاً،حسناً؟ |
| Sevgilim, bu sabah dediklerinde haklıydın. | Open Subtitles | حبيبتي , لقد كنتِ محقة هذا الصباح |
| Bir şey daha, sen haklıydın. Birisi Ron Wallace'a arabayla çarpmış. | Open Subtitles | وشيئا أخر، لقد كنتِ محقة أحدهم قد دهس (رون والاس) بسيارته |
| Özrün kabul edildi. Sonuna kadar haklıydın. | Open Subtitles | تم قبول الاعتذار لقد كنتِ محقة تماماً |
| Hayır, haklıydın. Hem taklidimi yaparken de çok komiktin. | Open Subtitles | لا ، لقد كنتِ محقة ولقد أعجبني تشبيهك |
| Benim- - Çok haklıydın. | Open Subtitles | ماذا يحدث، أحتاج إلى - لقد كنتِ محقة تماماً - |
| Bak, kaza hakkında haklıydın. | Open Subtitles | اسمعي، لقد كنتِ محقة بشأن الحادث. |
| Haklıymışsın, benimle alakası yokmuş. | Open Subtitles | حسنًا لقد كنتِ محقة ، إن الأمر لا يتعلق بي |
| Göründüğü üzere Haklıymışsın. İşimden nefret ediyormuşum. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة لقد كنت أكره هذه الوظيفة |
| Vay canına Azula, sen Haklıymışsın. Sabotajcılar, Avatar ve arkadaşlarıymış. | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة يا ( آزولا )، إنه الآفاتار و اصدقاءوه |
| Böyle bir şey olduğunda sen hep haklı çıktın, tamam mı? | Open Subtitles | لقد كنتِ محقة طوال الوقت شيء مثل هذا يحدث، حسناً؟ |