Saldırıyı engellememize yardım etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | لقد وافق أن يساعدنا على منع الهجوم |
Kaçışıma yardım etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | لقد وافق أن يساعدني على الهرب |
- Bize yardım etmeyi kabul etti. | Open Subtitles | لقد وافق أن يساعدنا |
Hukuk okuluna gittiğimde masrafların şirket tarafından karşılanacağı konusunda anlaştık. | Open Subtitles | لقد وافق أن تدفع لي الشركة مصاريف دراستي عندما تحين لي الفرصة |
Booth resmimi çekti gerçi çıplak şekilde omlet yaparken çektiğim resmine karşılık kimseye göstermeyeceği konusunda anlaştık. | Open Subtitles | لقد إلتقط (بوث) صورة لذلك لكن لأنني لدي صورة لهُ يطبخ (الأومليت) و هو عاري لقد وافق أن لا يريها لأي أحد |