| Bunu kendi bağlamımda alırsam: Ben 1946'da doğdum. | TED | لأضعها في السياق لنفسي: لقد وُلدت عام 1946. |
| Bana bel bağlamayın bayım. Ben burada doğdum. Bahsettiği şeyleri biliyorum. | Open Subtitles | لا تنظر لي ، لقد وُلدت هنا وأنا أعلم ما تتحدث عنه هي |
| Mars'ın ışıklarının ulaşamayacağı kapalı bir odada doğdum. | Open Subtitles | لقد وُلدت فى غرفة مغلقة تماما ولم يصل إليها ضوء المريخ تماما |
| Hypatia, 355 yılında, o zaman Doğu Roma İmparatorluğu'nun Mısır eyaletinin bir parçası ve entelektüel bir merkez olan İskenderiye'de doğdu. | TED | لقد وُلدت هيباتيا خلال العام 355 في الإسكندرية، التي باتت جزءًا من الولاية المصرية الخاضعة للإمبراطورية الرومانية الشرقية، ومركز ثـِقَـل مَعرِفي. |
| Yapma, Ben doğuştan hazırım. Şaka mı ediyorsun? | Open Subtitles | {\pos(192,220)} بربّك، لقد وُلدت مستعداً، أتمازحني؟ |
| Ailem tekrar birleştikten hemen sonra doğmuşum ben. | Open Subtitles | لقد وُلدت بعد عودة والداي لبعضهما مباشرة |
| Ben Singapur'da doğdum, Virginia'da büyüdüm. | Open Subtitles | لقد وُلدت في سنغافورة، وتربيت في فرجينيا. |
| Bukavu'da doğdum. Güney Kivu, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde. | TED | لقد وُلدت في مدينة تدعى "بوكافو"، جنوب "كيفو"، في جمهورية الكونغو الديموقراطية. |
| Burada doğdum... | Open Subtitles | لقد وُلدت هنا وظننت بأنني سأموت هنا |
| Ben burada doğdum. O sıralar kötü şeyler oluyordu. | Open Subtitles | لقد وُلدت هنا، وكان الوضع سيئاً للغاية |
| Ben burada doğdum. O sıralar kötü şeyler oluyordu. | Open Subtitles | لقد وُلدت هنا، وكان الوضع سيئاً للغاية |
| Tabii. Tree Hill'de doğdum ve büyüdüm. | Open Subtitles | "بالتأكيد ، لقد وُلدت و ترعرعت هنا ب"ترى هيل |
| Evet, 80'lerin başında doğdum. | Open Subtitles | بلى .. لقد وُلدت فى أوائل الثمانينات |
| Evet, 80'lerin başında doğdum. | Open Subtitles | بلى .. لقد وُلدت فى أوائل الثمانينات |
| Şey biliyor musun bilmiyorum ama ben kalbimdeki o şeyle doğdum. | Open Subtitles | حسناً... لا أدري لو كنت تعلمين ذلك ولكن لقد وُلدت بمشكلة القلب تلك |
| Sen ona ne dersen de. O da bir anadan doğdu ve ölecek, değil mi? | Open Subtitles | لا أبالي بما تدعوها ، لقد وُلدت وسوف تموت ، أليس كذلك ؟ |
| Bu evde doğdu ve arka avluda gömülü. | Open Subtitles | , لقد وُلدت في هذا المنزل ودفنت في الفناء الخلفي |
| Kendine yabancı olan şeyler denedi. Resmen yeni bir Marietta doğdu. | Open Subtitles | واختبرت صنوف المُتع الغريبة لقد وُلدت مارييتا من جديد |
| "Ben doğuştan hazırım." | Open Subtitles | "لقد وُلدت مُستعدّاً." |
| Ben doğuştan BUYUM! | Open Subtitles | "لقد وُلدت هكذا |
| Ama daha ileriye gitmeden önce, benim bel altındaki aletle ilgili bir şeyler öğrenmelisin. Ben biraz farklı doğmuşum. | Open Subtitles | ولكن قبل أن نستمر بالعلاقة ، عليك أن تعرفي أمراً عن الشيئ الموجود تحت حزامي ، لقد وُلدت مختلفاً بعض الشيئ |
| Şarkının teması, İncil'i yaymak için doğmam üzerine. | Open Subtitles | موضوع هذه الاُغنيه هو لقد وُلدت لكي أعظ بالإنجيل |
| Sağır doğmuş. Sanırım uzun zaman önce ölmüştür. | Open Subtitles | لقد وُلدت صماء أعتقد أنها ميتة منذ أمدٍ |