| Siyahlardan aletleri büyük olduğu için korkuldu. | Open Subtitles | ربما كانوا خائفين من السود لكبر أعضائهم التناسلية |
| Pek çok kişiye göre bilim kurgudan öteye geçmese de kalan için büyük şehirde bir koca ayak. | Open Subtitles | أنه ليس أكثر من خيالاً علمياً بالنسبة لأغلب الناس إنها تكبر بسرعة لكبر البلدة |
| büyük, küçük ya da nasıl göründüğünün önemsiz olduğu, insanların belki de bedensiz olduğu, | Open Subtitles | لا أحد يأبه لكبر أو صغر حجمكَ أو كيف يكون شكلكَ. الناس في الغالب لن يكون لديهم أجساد. |
| Şimdi, 1983 yılında ABD^yi görüyorsunuz, çok az bir yüzdesi enfekteydi, ama büyük nüfusu nedeniyle, yine de büyük bir baloncuk. | TED | الآن يمكنكم ملاحظة الولايات التحدة في عام 1983 كانت فيها نسبة قليلة جداً مصابة لكن لكبر عدد السكان، فإن الفقاعة كبيرة نسبياً |
| -Tamam, büyük parmak için hazırmısın ? | Open Subtitles | حسنآ، جاهزة لكبر واحدة؟ |
| Ne kadar büyük kulakların var. | Open Subtitles | و يا لكبر حجم أذنيك |
| Kulakların da büyük. | Open Subtitles | و يا لكبر حجم أذنيك |
| Evet, ama daha büyük bir sorunumuz var. | Open Subtitles | نعم , و لدينا مشكلة لكبر كذلك |
| Ne büyük ağzı var! | Open Subtitles | يا لكبر فمها |
| - Vay canına, çok büyük. | Open Subtitles | -يا لكبر حجمها ! |