| Müfettişler açgözlüydü Fakat ben, Vic Van Wrinkle, daha da açgözlüyüm. | Open Subtitles | مفتشي المدارس جشعين لكن أنا فيك فان رينكل أنا أكثر جشعاً |
| Onun bir şeylerden dolayı suçlu olduğunu düşünüyor olabilirsiniz. Fakat ben burada size onun masum olduğunu anlatacağım. | Open Subtitles | .ربما إنك تظن إنه مُذنباً بشيئاً ما .لكن أنا هُنا لأخبرك إنه برئياً |
| ama benim bugün saat 1'de randevum var ve üç buçuk saattir bekliyorum. | Open Subtitles | لكن أنا لدي موعد، وكان في الساعة الواحدة وكنت أنتظر لثلاث ساعات ونصف |
| Sana bir şey öğretmesine gerek kalmadı ama benim 16 yaşımı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | لم يحتج أن يعلمك الكثير , لكن أنا ؟ أتتذكرني في السادسة عشر |
| - Ama ben bir şey bilmiyorum. - Onlarda bunu bilmiyor. | Open Subtitles | ـ لكن أنا لا أعلم أى شيء ـ لا يعلمون ذلك |
| Bunu reddetmek isterdim Ama sana borçluyum. | Open Subtitles | هل تعمل؟ أنا كنت سأرفض لكن أنا مدين إليك. |
| Aptalın teki ve sıradan bir manken olduğumu biliyorum Ama seni tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف أنني غبي و أنني مجرد عارض أزياء, لكن أنا أعرفك. |
| Ancak katil neden kurbanı kurutmak ister o kısmı anlayamadım. | Open Subtitles | لكن أنا لا أعرف أي قاتل قد يهتم لإبقائها جافة |
| "Fakat ben, dalgalı bir deniz altında ve ondan daha derin körfezlerde hapsoldum." | Open Subtitles | لكن أنا تحت بحر أقسى منغمراً في خلجان أعمق من ــــ |
| Sen dinle. Bir anlaşmamız var, Fakat ben kararımı verdim. | Open Subtitles | بل أنت اسمعني، بيننا اتفاق لكن أنا من يقرر |
| Onunla ilk önce sen tanışabilirdin, Fakat ben çıkma teklif etmiştim. Hatırladın mı? | Open Subtitles | ربما أنت رأيتها أولاً لكن أنا دعوتها للخروج , تتذكر ؟ |
| Fakat ben Aang'in dünyayı kurtarabileceğine inanıyorum. | Open Subtitles | لكن أنا متيقنه من أن أنق قادر على أنقاذ العالم |
| Sen onlarla zaman geçiriyorsun. Fakat ben onlardan biriyim. | Open Subtitles | ربما أنك قضيت بعض الوقت معهم لكن أنا واحد منهم |
| Düşünebildiğim tek şey şuydu: "ama benim bir oğlum var. | TED | وكان كل ما فكرت به لأقوله، "لكن أنا لدي ابن. |
| ama benim hiç de South Harbor'dan ayrılmak için bir acelem yok. | Open Subtitles | لكن أنا لست على عجلة للأبحار الى البحر الجنوبي |
| Dolores, baban var mı bilmiyorum ama benim var ve onu kurtarmak istiyorum. | Open Subtitles | دولوريس أعلم أنه ليس لديك والد لكن أنا لدي، وأريد أن يكون لدي بعد عام من الآن |
| Doğru, ama benim vantrologluk yapan cesetlerim de yoktu. | Open Subtitles | نعم,لكن أنا ليس لدي جثث حتى تلعب لعبة التكلم من البطن. سأفتقدك ,ياجو |
| - Ama ben Tanrı'ya inanmıyorum. - Kukuyla doldurmak istiyorsun. | Open Subtitles | لكن أنا لا أؤمن بالله- لكنك تريد أن تملئها بالمهابل؟ |
| - Hayır, yapmaz. - Ama ben sürekli gerginim. | Open Subtitles | انها لا تعني ذلك - لكن أنا في حالة نفسية قلقة دائما - |
| Evet, Ama sana şantaj yapmak üzereyim, o yüzden konuyu açayım dedim. | Open Subtitles | أجل , لكن أنا على وشك أن أبتزك لذا أعتقدت أن أقول ذلك |
| Ama seni izliyor olacağım. Doktordan ve dişçiden rapor istiyorum. | Open Subtitles | لكن أنا سوف أراقبكم , أريد تقارير من الطبيب وطبيب الأسنان |
| Bilgilere erişimleri var Ancak bütün bunları görebilme yetisi olan sadece bendim. | Open Subtitles | يمكنهم الوصول لكل المعلومات، لكن أنا من كان يملك الرؤيا لكل هذا |
| Deneyeceğim,Ama senin paranı geri getirebileceğim fikrine nerden kapıldığını bilmiyorum. | Open Subtitles | سأحاول , لكن أنا لا اعرف لماذا تريد استعادة أموالك |