| O iyi, ama adam öldü. | Open Subtitles | لا ، إنها بخير ، لكن الرجل قُتل والشرطة هنا الآن |
| Aile dostu olduğunu biliyorum ama adam eroinmandı. | Open Subtitles | اسمي الاشياء باسمها .. أعلم أنك صديقة للعائلة لكن الرجل كان مدمن على الهيروين |
| ama adam tenis kortunda acımasız backhandler atardı. | Open Subtitles | لكن الرجل كان لديه كلمات أقوي من ضرب الكرة |
| Yakışıklı olduğunu düşündüğünü biliyoruz, ama adam trole benziyordu. | Open Subtitles | نعلمأنكِكنتِتظنينأنهوسيماً, لكن الرجل كان مقرفاً |
| Ama erkekler bir amaç için çalışır, haksız mıyım? | Open Subtitles | لكن الرجل يعمل لهدف ما. الست محق؟ |
| Kutu düz duruyor, ama adam baş aşağı. | Open Subtitles | العلبة في إتجاه الأعلى لكن الرجل في إتجاه المعاكس |
| ama adam altın kartı bir kaç blok ötedeki binadan tanıdığını söyledi. | Open Subtitles | لكن الرجل قال إنه تعرف على البطاقة الذهبية من مبنى على بعد عدة أحياء |
| Yaratıcı'ya ışığını bana göndermesi için dua ettim ama adam tekrar saldırdı. | Open Subtitles | تضرعتللخالقأنّيُشرقالضياءخلالي ، لكن الرجل أجبر نفسه عليّ مرة أخرى. |
| Ona çekici çağırdığını söyledin ama adam hâlâ lastiği kontrol etmek istiyor. | Open Subtitles | قُلتِ له أنّكِ طلبتِ سيارة السحب لكن الرجل يُريد فحص إطاركِ |
| İstediğin kadar gülebilirsin ama adam bir efsane. | Open Subtitles | تستطيعين الضحك كما تريدين لكن الرجل أسطورة |
| Pek tarzım değil ama adam telefon da verdi. | Open Subtitles | إنـّه ليس نمطي، لكن الرجل أعطاني هاتفاً محمولاً كذلك. |
| Biliyorum ama adam bu seferlik bana izin verdi. | Open Subtitles | اجل لكن الرجل الذى هنا يقول انه سيسمح بهذا هذه المرة |
| Eğitimden canlı çıktı ama adam tek gözü açık uyuyanlardandı. | Open Subtitles | هو نجا من التدريب لكن الرجل لابد انه ينام واحد عينيه مفتوحة |
| Kuşkucu davranmak istemem ama adam hikâye yazıyor. | Open Subtitles | لا اقصد أن أبدو متشائمة جدا لكن الرجل يكتب الروايات الخيالية |
| Şimdi şehir dışında bu yüzden apartman yöneticisine ulaşmaya çalışıyorum ama adam telefonu açmıyor. | Open Subtitles | والآن هو خارج البلدة لذا أحاول التكلم مع المالك لتركي أدخل لكن الرجل لا يرد على هاتفه |
| Aranızda yaşananları bilmiyorum ama adam kendini berbat hissediyor. | Open Subtitles | بشأن ماذا كانت كل تلك الدراما، لكن الرجل يشعر بالتعب |
| ama adam restoran açtı, güzelce içini düzenledi, | Open Subtitles | لكن الرجل بنى هذا المطعم ورممه بشكل جميل جدًا |
| ama adam dünyanın en iyi çamur banyosu tatillerini elinin tersiyle itti. | Open Subtitles | لكن الرجل رفض إجازة لأفضل المنتجعات بالعالم |
| Ama erkekler içer. | Open Subtitles | و لكن الرجل يدخن |
| - Bağışlayın senatör. Ama o adam sonu gelmeyen bir savaştan bahsetti. | Open Subtitles | أعذريني ، أيّتها السِناتُورة لكن الرجل تحدّث عن حرب لا نهاية لها |
| İçgüdülerime aykırı bir şey, Fakat adam ısrarcı davranıyor. | Open Subtitles | كل ذلك مخالف لغريزتي , لكن الرجل غاضب |
| Anlıyorum ama herif boşuna oksijen tüketiyor. | Open Subtitles | لكن الرجل لا يستحق العيش من الأفضل أن يتولى العمل المكتبي |