| İşte bu bir Flemenko danscısı, Ama bir problem vardı. | TED | هذه كمثال هي راقصة فلامنجو، لكن كان هناك مشكلة واحدة. |
| Ama bir herif vardı ki asla unutamayacağım bir orospu çocuğuydu. | Open Subtitles | لكن كان هناك رجل وحيد ذلك الوغد الذي لن أنساه أبداً |
| Bu klişe Ama bir tünel vardı ve güzel bir ışık. | Open Subtitles | هو امر مبتذل لكن كان هناك هذا النفق وهذا النور الجميل |
| Ama bir şey hâlâ beni rahatsız ediyordu. Bir şey uykularımı kaçırıyordu. | TED | لكن كان هناك أمر ما زال يشغلني، كان هناك أمر ما زال يؤرقني. |
| Artık şiddete inanmıyordum ama, bir şeyler yapmak zorundaydım. | Open Subtitles | لم أعد أؤمن بعد ذلك بالعنف لكن كان هناك شيء لابد أن أفعله |
| Ama bir kızın suratına yumruk attım. Bütün gece korkunçtu. Berbattı. | Open Subtitles | ما كان هناك رايتشل جرين على القائمة لكن كان هناك رايتشل جريب |
| Herhâlde doğal ölüm diye düşündüm Ama bir olasılık daha vardı. | Open Subtitles | ظننت موتها طبيعياً لكن كان هناك احتمال أخر |
| Başta her şey normal görünüyordu, ama... bir kasanın 1948'den beri... hiçbir kaydı yoktu. | Open Subtitles | في النظرة الأولى بدا كل شيء على ما يرام و لكن كان هناك صندوق واحد لا سجلات لديه أقصد أنه عائد لعام 1948 لذلك بدأت أفكر |
| Nedir bilmiyorum Ama bir şey onu engelliyordu sanki. | Open Subtitles | لا أعرف ما كان ذلك لكن كان هناك شيئاً يعيقه |
| Uyuşmaya bayılıyordum Ama bir sakıncası vardı. | Open Subtitles | ,كنت أهيم حباً بمسكن الألم هذا و لكن كان هناك عائق واحد |
| Bunu nasıl anlatacağımı bilemiyorum, Efendim ama, bir kaza oldu. | Open Subtitles | لست متأكدا ً بالضبط كيف أوضّحه ، سيدي لكن كان هناك حادث |
| Hayır, hayır, biliyorum, Ama bir tane... karafatma vardı. | Open Subtitles | لا، لا، أنا أعلم .. لكن كان هناك صرصور لقد زحف تحت فراشه |
| İkimiz de ilişkimizin mükemmel olduğundan emindik, Ama bir şeyler eksikti. | Open Subtitles | كنا واثقين أن علاقتنا كانت مثالية و لكن كان هناك شيء مفقود |
| Ama bir sürü insan içinde kaybolup gitmek beni rahatlatıyordu. | Open Subtitles | لكن كان هناك شيء مريح حول الإختباء في بحر من الناس |
| Ama bir zamanlar tam senin gibiydim ben de. | Open Subtitles | لكن كان هناك وقت عندما كنت اقف في نفس مكانك |
| "Hep mutlu oldum Ama bir şey eksikti." | Open Subtitles | لقد كنت دائما سعيدا لكن كان هناك شيئا ناقصا |
| "Hep mutlu oldum Ama bir şey eksikti." | Open Subtitles | لقد كنت دائما سعيدا لكن كان هناك شيئا ناقصا |
| Haberiniz var mı bilmiyorum Ama bir olay daha olmuş. | Open Subtitles | لـاـ أعلم إن كُنتِ سمعتِ بالـأمر أم لـاـ، لكن كان هناك إطلاق رصاص. |
| Çoğunluğu milletin peşine takılıyordu Ama bir kişi vardı... | Open Subtitles | معظمهم كانوا فقط تابعيين و لكن كان هناك واحد كيرك بريسلن |
| O şeyi laboratuvarın dışına çıkarmalıydık Ama bir siville olmazdı. | Open Subtitles | كنا نريد الخروج من المختبر لكن كان هناك مدنيين |