| ama, bir çek bir babanın yerini tutabilir mi? Hayır, elbette tutamaz ama... Ben ne yapabilirim ki? | Open Subtitles | كان يُرسلُ الصكوكَ، لكن لايمكن الصكوك ان تَستبدلُ بالاب؟ |
| ama ben Kanada'da olamam. Amerika'dan ayrılmam yasak. | Open Subtitles | لكن لايمكن أن أكون في كندا ليس مسموحاً لي بترك الولايات المتحدة |
| O kanunlar, uzayın eğilip bükülebileceğini ama yırtılamayacağını söylerler. | Open Subtitles | فالقوانين تقول أن الفضاء يمكن أن يتمدد ويتشوه, لكن لايمكن أن يتمزق. |
| - Alınma ama, bu iş aklımı karıştırdı. | Open Subtitles | بدون أى مضايقة أيها الضابط، لكن لايمكن استقبالكم |
| - Alınma ama, bu iş aklımı karıştırdı. | Open Subtitles | بدون أى مضايقة أيها الضابط، لكن لايمكن استقبالكم |
| Senin için zor olduğunu biliyorum B. ama seni yenmelerine izin veremezsin. | Open Subtitles | أيمكن أن نأكل في مكان آخر؟ أعلم أن هذا صعب عليك يابلير لكن لايمكن أن تدعيهم |
| Tamam ama böyle kavga edemezsiniz. | Open Subtitles | صحيح . لكن لايمكن ان تقاتلي الفتيات هكذا |
| ama bu noktaya gelmek için de kendimi kımıldatamıyorum. | Open Subtitles | لكن لايمكن ان تقولي انه بسبب ذلك لا استطيع التحكم بنفسي لتغييرها الى ماوراء تلك النقطه |
| Senden özür dilemem gerek ama bunu yapamıyorum... | Open Subtitles | آسفة بشأن كل ما حدث لكن لايمكن أن أفعل هذا |
| Bazen babam çok içiyor ama onların kardeşlerine kötü davranmaz. | Open Subtitles | ..يفرط والدي في الشرب أحياناً لكن لايمكن أن يسئ التصرف هكذا |
| Ne yaptıysak yaptık, mesajı gönderdik. ama buradan dışarı çıkmadı. | Open Subtitles | لقد فعلنا ما فعلنا,أرسلنا رساله لكن لايمكن أن تغادر هذا المكان |
| ama başka birine aşık olması dayanılmaz bir şey olmalı. | Open Subtitles | لكن لايمكن للزوج أن يتحمًلْ عندما يعلم بأن زوجته وقَعَتْ في حُب شخص آخر |
| Bunu yapmak istiyorum ama bu gece olamaz tabii bir mucize olmazsa ve babam fikrini değiştirmezse. | Open Subtitles | انا اريده جداً جداً ، لكن لايمكن ان تكون الليلة إلا إذا كانت معجزة وغير والدي رأيه ، والذي لن يحدث مطلقاً |
| İstersen hayır diyebilirsin ama dünyama uymadığın bahanesini artık kullanamazsın. | Open Subtitles | ،تستطعين الرفض أن أردتِ لكن لايمكن أن تبرري ذلك ..بأنك لـاـ تنتمين لهذا العالم |
| Annemin arabasından bile daha pahalı, ama hey! İşlenmemiş ipek, seni asla yanıltmaz. | Open Subtitles | أغلى من سيارة أمي، لكن لايمكن أن تضلي السبيل مع الحرير الخام |
| Kardiyomiyopatisi bir gün sorun yaratacaktı biliyordum ama... | Open Subtitles | اعرف ماذا سيحدث لقلبه في نهاية المطاف لكن .. لايمكن ان تكون الآن نهايته |
| Evet, ama gecenin bir yarısı club'larda sürtüyor. | Open Subtitles | نعم, لكن لايمكن أن تكون مرتادة الملاهي في منتصف الليل. |
| Kardeşine kızmıştı ki onu da anlıyorum ama böyle önemli bir karar oldubittiye getirilmez. | Open Subtitles | لقد كان حزيناً بشأن أخيه، وهو الأمرُ الذي أتفهمهُ لكن لايمكن أن تقوم بقرارٍ عاطفي مثل هذا في أمرٍ كبير جداً. |
| Keşke daha uzun sürseydi, ama olmayacak. | Open Subtitles | أتمنى انه يمكن ان يطول لكن لايمكن |
| Evet ama ben yakalanamam. | Open Subtitles | نعم لكن لايمكن أن يكتشفني أحداً. |