| Yabancı bir kadının göğsünde nasıl bu kadar mutlu olabilirsin? | Open Subtitles | كيف لكِ أن تكوني راضية بصدر امرأة غريبة؟ |
| Böyle güzel biri nasıl bu kadar kendini beğenmiş olabilir? | Open Subtitles | كيف يمكن لكِ أن تكونين بهذا الجمال و الغطرسة بآن معاً ؟ |
| Kulaklarini tikasan iyi edersin Angela. | Open Subtitles | من الأفضل لكِ أن تغلقي أذنيكِ، أنجيلا، فهي امرأة |
| Nasıl bir soruşturma yapıldığını tahmin edersin. | Open Subtitles | انا أعني ، لكِ أن تتخيلي كل التحقيقات التي أُجريت |
| Lütfen mahkeme heyeti için adınızı söyler misiniz? | Open Subtitles | هل لكِ أن تذكري رجاء اسمك كاملا على المحكمة؟ |
| Yemin ederim, gücüme tekrar kavuşursam, her mektubu bizzat kendim cevaplayacağım. | Open Subtitles | أُقسم لكِ أن أنا أستعدت قوتي، سأجيبُ على رسائلك كلها بنفسي |
| Pekala, 15 dakikan var, sonra buraya dönsen iyi olur. | Open Subtitles | حسناً، لدينا 15 دقيقة، ثمّ من الأفضل لكِ أن تعودِ |
| Hızlı bir şekilde hepsini dağıtmak senin için iyi olacaktır. | Open Subtitles | سيكون جيداً لكِ أن تخلصتي منهم بسرعه على أيةِ حال |
| Ama nasıl bu kadar zalim olduğunu anlamıyorum. | Open Subtitles | الذي لا أفهمه هو كيف لكِ أن تكوني بهذه القسوة. |
| Orada sadece bir gün kaldın. Bundan nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? | Open Subtitles | لقد كنتِ هناك فقط ليوم واحد، كيف لكِ أن تكوني واثقة من هذا؟ |
| Daha ilk gün. bu kadar şeyi nereden biliyorsun? | Open Subtitles | إنه اليوم الأول كيف لكِ أن تعرفي الكثير هنا ؟ |
| Daha önce hiç bu kadar dişisel olmamıştın, değil mi? | Open Subtitles | صحيح؟ أقصد لم يسبق لكِ أن كنتِ أنثوية من قبل مثل الآن ، صحيح ؟ |
| Sophie, bir an önce büyüyü nasıl bozacağını düşünsen iyi edersin. | Open Subtitles | ..نعم، يبدو بحالة مزرية خيرٌ لكِ أن تعرفي كيف تبطلين السحر عنه بسرعة |
| Hastaneye yatırsan iyi edersin. | Open Subtitles | من الأفضل لكِ أن تساعديه في الخروج مما هو فيه |
| Tek gözü açık uyusan iyi edersin moruk karı! | Open Subtitles | من الافضل لكِ أن تنامي بعين مفتوحة أيتها المرأة العجوز |
| Olcha senin için ne anlam ifade ediyordu, söyler misin? | Open Subtitles | - نعم هل لكِ أن تخبريني كم كان يعني لكِ أولكا؟ |
| Pardon. Kisslinger'ların evine nasıl gidilebileceğini söyler misiniz? | Open Subtitles | -آسف، هل لكِ أن تخبريني "اين منزل "كـاسـلـنـجــر |
| Lütfen sizi temin ederim ki bunların hiçbiri gerekli değildir. | Open Subtitles | من فضلك ، أؤكد لكِ أن هذا الأمر ليس ضرورياً |
| O zaman bizi hemen yargıcın önüne çıkarsan iyi olur. | Open Subtitles | إذا من الأحسن لكِ أن تمكنيننا من الوقوف امام القاضي. |
| senin için hamile kalmanın ne kadar önemli olduğunu anlamışlar. | Open Subtitles | إنهم يفهمون كم هو مهم لكِ أن تحملي فوراً |
| Babamın Robert De Nero'ya benzemediğinden emin olabilirsin. | Open Subtitles | حسناً أستطيع أن أأوكد لكِ أن الب , أه لا يشبه روبيرت دينيرو |