Çok naziksin, oğlum. Sana da iyi seneler. | Open Subtitles | هذه بادرة لطيفة منك يا ابني، سنة سعيدة لك أيضاً |
Merhaba Raymond. Aç mısın canım? Sana da yumurta yapıyorum. | Open Subtitles | مرحباً رايموند هل أنت جائع عزيزي أنا أعد البيض لك أيضاً |
Size de günaydın, beyefendi. Size de. | Open Subtitles | صباح الخير لك أيضاً سيدي وللسادة المحترمون |
Benim için de sorun yoktu. Senin için de sorun olmadığını düşündüm. | Open Subtitles | هذا كان دائماً مُريح بالنسبة ليّ لقد تصورت أنه مُريح لك أيضاً |
Tamam ne yaptığını biliyorum. Bu oyun iki kişi ile oynanır. Ben de seni dinlemeyeceğim. | Open Subtitles | أعلم ماتفعله، إثنان بإمكانهما لعب هذه اللعبة، لم أستمع لك أيضاً |
Eğer bir de sana ödeme yaparsam, ben batarım. | Open Subtitles | سيدي إن قمت بالدفع لك أيضاً سأتعرض للأفلاس |
Senin de değil, burada değildin ki. | Open Subtitles | و هي ليست لك أيضاً فأنت لم تكن هنا حين وجدتها |
Sana da lanet olsun! Allahın belasını koru. İşi istiyor. | Open Subtitles | وتباً لك أيضاً ، وفرى الكلام الفارغ يقول رجلك أنه يريدالقيام بالعملية |
Ve biliyorum ki izin verirsen, Sana da biraz sihir getirecektir. | Open Subtitles | وأعرف بأنك إن سمحت له فسيجلب السحر لك أيضاً |
Mutlu yıl dönümleri. Sana da mutlu yıl dönümleri. | Open Subtitles | ذكرى زواج سعيداً ذكرى زواج سعيدً لك أيضاً |
- Sana da günaydın. - Burada ne işin var, anne? | Open Subtitles | صباح الخير لك أيضاً ماذا تفعلين هنا, أمي؟ |
Sana da iyi günler Jay. | Open Subtitles | في أي متنزه كلاب أنت؟ مساء الخير لك أيضاً يا جاي |
Evet, ısmarladım. Ne olmuş yani? Sana da ısmarladım. | Open Subtitles | أجل لقد فعلت ذلك ، لقد قمت بشراء مشروباً لك أيضاً |
İyi günler. Teşekkürler. Size de. | Open Subtitles | ـ أتمنى لك يومٍ رائع ـ شكراً، و لك أيضاً |
- Bununla 20 eder. İyi geceler. - Size de. | Open Subtitles | هذا باقي العشرين، ليلة سعيدة - لك أيضاً - |
Düşünüyordum da Senin için de iyi olabilir. | Open Subtitles | واعتقدتُ بأنّ هذا قد يكون مفيداً لك أيضاً |
Senin için de kişisel olmalı. Arkadaşın olarak senden bunu yapmanı rica ediyorum. | Open Subtitles | ويجب أن يكون الآمر شخصى بالنسبة لك أيضاً كصديق لى أطلب منك أن تقوم بهذا لآجلى |
Ben de seni anlatmak için var ... | Open Subtitles | و سأقول لك أيضاً, هذا الهيكل العظمي الخيزراني |
Biliyor musun, benim de sana bir tavsiyem olacak. | Open Subtitles | حسناً، أتعلم ؟ لديّ بعض النصائح لك أيضاً |
- Senin de arkadaşın olabilir. | Open Subtitles | من الممكن أن تكون صديقة لك أيضاً |
Eğer bunun bir anlamı varsa, bazen ben de senin için bunu diliyorum. | Open Subtitles | , إن كانت تعني شيئاً أحياناً كنت أتمنى هذا لك أيضاً |
Sen de sağ ol spor çantası! | Open Subtitles | أوه, اللعنه, وشكراً لك أيضاً , أيتها الحقيبه الخشنه. |
Senin için başka ne yapabilirim? | Open Subtitles | ماذا يمكنني أن أفعل لك أيضاً ؟ |