| Bana inanman gerektiğini, ama baştan başlamak için artık çok geç olduğunu? | Open Subtitles | وكم كان ينبغي أن تُؤمن بي، ولم ينتهي الوقت للبدء من جديد؟ |
| Annem baştan başlamak için doğuya geri döneceğimizi söylemişti. | Open Subtitles | وقالت أمي إننا عائدون إلى الشرق للبدء من جديد |
| Bak ne diyeceğim. Sana yeniden başlamak için bir şans verildi. | Open Subtitles | سأخبرك أمرًا، إنّك وُهبت الفرصة للبدء من جديد. |
| Ama en azından yeni bir başlangıç yapma şansımız var, o yüzden hareketlerimize mümkün olduğunca dikkat edelim, olur mu? | Open Subtitles | لكن على الأقل لدينا فرصة للبدء من جديد لذا فلنحاول التصرف بأفضل طريقة |
| Dünya-dışı kolonilerde sizi yeni bir yaşam bekliyor. Fırsat ve macera dolu taşı toprağı altın olan bir yerde her şeye sıfırdan başlama şansı. | Open Subtitles | حياة جديدة تنتظرك فى المستعمرات العالمية للبدء من جديد فى الأرض الفرص الذهبية والمغامرة |
| Ve yeniden başlamaya yetecek kadar olanını kurtarmalıyız. | Open Subtitles | ونحن بحاجة إلى توفير ما يكفي منهم للبدء من جديد. |
| Sanırım yeniden başlamak için asla geç değil, ha? | Open Subtitles | أعتقد أنه لم يفت الأوان أبداً للبدء من جديد |
| Evet, bu; her şeye yeniden başlamak için bir şans. | Open Subtitles | نعم ، إنها فرصتي للبدء من جديد. |
| Ama başlamak için iyi bir arkadaşa ihtiyaç var. | Open Subtitles | لكن للبدء من جديد المرء يحتاج لرفيق جيد |
| Baştan başlamak için, herkesi ülkenin öbür ucuna sürüklemeniz gerek. | Open Subtitles | جر الجميع عبر البلاد للبدء من جديد |
| Yeniden başlamak için asla geç değildir. | Open Subtitles | لم يفت الأوان أبدا للبدء من جديد. |
| - Baştan başlamak için güzel bir gün dostum. | Open Subtitles | هذا يوم جيد للبدء من جديد يا صديقي |
| Tekrar başlamak için çok yaşlandım. | Open Subtitles | أنا عجوزا للبدء من جديد. |
| Sıfırdan başlamak için bir şans verdi. | Open Subtitles | أعطاه فرصةً للبدء من جديد |
| Babam bir kadeh viski yüzünden kendini öldürdü, ve annem yeni bir başlangıç için Doğu'ya gideceğimizi söyledi. | Open Subtitles | أبي كان قد قتل نفسه على رشفة ويسكي، وقالت أمي إننا عائدون إلى الشرق للبدء من جديد |
| Bu yeni bir başlangıç yapmanın en bilindik yoludur. | Open Subtitles | هذا رد فعل شائع، البحث عن طُرق للبدء من جديد فحسب |
| Ya da menajerimizin dediğine göre iyi bir başlangıç. | Open Subtitles | . أو ، متعهد الأندية قال ، أنها طريقة رائعة للبدء من جديد |
| Dünya-dışı kolonilerde sizi yeni bir yaşam bekliyor. Fırsat ve macera dolu taşı toprağı altın olan bir yerde her şeye sıfırdan başlama şansı. | Open Subtitles | حياة جديدة تنتظرك فى المستعمرات العالمية للبدء من جديد فى الأرض الفرص الذهبية والمغامرة |
| Baştan başlama şansı, normal bir çocukluk. | Open Subtitles | ثمة فرصة للبدء من جديد لتتمتعى بطفولة طبيعية |
| Sonunda araba yolculuğunun kirini attım ve bu yolculuğa yeniden başlamaya hazırım. | Open Subtitles | وأنا على استعداد للبدء من جديد في هذه الرحلة |