| Anneme çektirdiği zulme karşılık makul bir intikam olacaktı. | Open Subtitles | سيكون ذلك شعوراً مقبولاً للثأر من قسوته مع أميّ |
| Galiba eski erkek arkadaşımdan intikam alabileceğim. | Open Subtitles | أعتقد أن لدي طريقة للثأر من صديقي الحميم السابق. |
| Açtığın davanın, intikam amaçlı olduğunu kanıtlamaya çalışıyordu ve sen de onun ekmeğine yağ sürdün. | Open Subtitles | سيقول بأن ادعائك كان للثأر منه ليجعلك تبدين وكأنك عضضته |
| Benim için babamın intikamını almamın tek yolu buydu. | Open Subtitles | انها الطريقة الوحيدة الباقية للثأر لوالدى |
| Düşmanlarınınerişemeyeceğiyere kaçmadan önce, intikama susamış halde, o ve Rhodes ailesi saldırdı, başkenti yağmaladı ve altın heykel kafasını çaldı. | Open Subtitles | متعطشون للثأر ، وكان له رودس Thirsting for revenge, he and his Rhodes |
| İntikam duygusu insanı yok eder derdin. ne demek istediğini biliyorum. | Open Subtitles | يقولون قبل أن يذهب أحد للثأر أن يحفر قبرين أولاً |
| Onun ihtirası yalnız kendini daha kuvvetli yapmak ve intikam almaktı | Open Subtitles | وطموحه الوحيد هو أن يقوي نفوذه والاستمرار في مخططاته للثأر |
| İntikam için araç olmam asla. | Open Subtitles | فنحن لا نلفق حجج غياب للجرائم وأنا لن أكون آداة للثأر |
| Bu yüzden artık bu intikam ve onur meselesidir. | Open Subtitles | والأن انا اسعى للثأر لها ولتحققيق هذا الشرف |
| Hepimizin intikam isteyen karanlık taraflarımız vardır ve o hislerin senin nasıl kafanı karıştırdığını hatırlamalısın. | Open Subtitles | .كل منا لديه رغباته المظلمه التي تتوق للثأر وانت يجب ان تتذكر كيف .حركت هذه المشاعر دمك |
| Kişisel bir intikam için bu takımı mahvedeceksin. | Open Subtitles | للثأر شخصي، أنت ذاهب إلى تدمير هذا الفريق. |
| Ya senin emrindeki adamların her biri, bağımsız olmayı isteyip adaleti, kendisinin yerine getireceğine karar verip intikam peşinde koşmaya kalksa, ne olurdu? | Open Subtitles | ما الذي ستفعله لو كنت بين قواتك كل شخص يريد أن يكون مستقلاً ليحقق العدالة بيديه ويسعى للثأر بنفسه |
| İnsan kanıyla beslenen canavarlar, intikam hırsıyla yanıp tutuşan ölülerin ruhları ve şahsen en sevdiğim tür olan cadılar vardır bir de. | Open Subtitles | الوحوش مُطّعمة دم البشر، وأرواح الموتى الساعية للثأر. والمفضّلات لديّ: السّاحرات. |
| Orada kalan azat edilmiş köleleri yeniden köleleştirip sizden intikam almaya yemin etmişler. | Open Subtitles | إنهم يعيدون استعباد أشخاص أحرار ويهيئون للثأر ضدك |
| İntikam arayışındaki ölümden dönmüş cadılar. | Open Subtitles | الساحرات العائدات من الموت الساعيات للثأر. |
| Hak ettiğimi düşündüğün için intikam almak istediğini biliyorum. | Open Subtitles | أنا اعلم انك تسعى فقط للثأر لانك تظن انني أستحق ذلك. |
| Altı yüzyılda, ailenin intikamını alırken kaç masum insan öldürdün? | Open Subtitles | كم بريئا ً قتلت خلال ستة قرون في مهمتك للثأر لعائلتك؟ |
| Altı asırdır ailenin ölümünün intikamını alırken kaç suçsuz öldürdün? | Open Subtitles | كم بريئا ً قتلت خلال ستة قرون في مهمتك للثأر لعائلتك؟ |
| İncil intikama izin verir. | Open Subtitles | تسمح التوراة للثأر. |
| Ama biz Ragnar'ın öcünü almaya gidiyoruz. Benimle kim geliyor? | Open Subtitles | ولكننا سوف نذهب للثأر لموت راجنر من سيبحر معي ؟ |
| Neyse ki kindar saldırınızla bana yeni ruhlar gönderdiniz. | Open Subtitles | لحسن الحظ , لحسن الحظ أنّ ميلك الشديد للثأر زودني ببعض الأرواح. |
| Tamam, Evelyn'in kendi sorunları vardı, evet ama Rory'nin de vardı ve Oliver onun kan davasını pozitif bir şeye yöneltti ve delilere göre... | Open Subtitles | (إيفلين) كانت لديها مشاكل فعلًا، وكذلك كان (روري) أيضًا لكن (أوليفر) وجّه نزعته للثأر إلى شيء إيجابيّ وكذلك فيما يخص المخابيل... |
| Tahminim, White'a ulaşamayınca intikam için çocuğun peşine düştüler. | Open Subtitles | نخميني إنهم لم يستطيعوا الوصول لـ(الأبيض) لذا فقد ذهبوا خلف طفله للثأر |
| Sence bu diğer aile tarafından yapılmış bir misilleme mi? | Open Subtitles | أتعتقد أنه قتل للثأر تم من قبل عائلة آخرى ؟ |