| polise, 70lerdeki o çocuklara öyle sinirlendiriyorlar ki onlar da cinayet işliyor. | Open Subtitles | , للشرطي و الأطفال في السبعينات يجعلهم أكثر غضباً حتى يصبحوا إنتحاريين |
| Kahvaltı, polise bana yardım etmesi için fırsat vermek, yalan ardından yalan. | Open Subtitles | الفطور. إعطاء الأعذار للشرطي لمساعدتى. كذبة تلو الأخرى. |
| - Frank, burası Londra değil. - Londra'da polise maaş verilir! | Open Subtitles | فرانك ,هذه ليست لندن في لندن يدفع للشرطي |
| Ama onu çoktan bozdun ve bir polise anlattın. | Open Subtitles | أجل, ولكنك بالفعل انتهكتها للتو وانت انتهكتيها للشرطي |
| Bir polis için, açıklamalar asla karmaşık olamaz. | Open Subtitles | بالنسبه للشرطي كان هذا سهلا وليس معقدا هذا بسيط دائما |
| Oğlunu parçalara ayıran, ...polise olan minnettarlık. | Open Subtitles | الامتنان للشرطي الذي قام بتقطيع ابنك أشلاء |
| Sonra da polise adamın çükünün fotoğrafını yolladım. | Open Subtitles | هو يبتسم اقل ومن ثم ارسلت للشرطي صوره لقضيب الرجل |
| Dün polise de söyledim, Edwardes hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لقد صرّحت للشرطي أمس بأنّني لا أعرف شيء عن (إدوارديز) |
| Ve polise "Hayır, sen araba kullanıyorsun, bir budala gibi" dedim. | Open Subtitles | فقلت للشرطي "كلا، أنت الذي تقود تحت تأثير .. حماقتك" |
| Diğer polise de aynı şeyi söylemiştim. Hangi diğer polis? | Open Subtitles | قلت الكلام نفسه للشرطي الآخر - أي شرطي آخر؟ |
| Diğer polise de aynı şeyi söylemiştim. Hangi diğer polis? | Open Subtitles | قلت الكلام نفسه للشرطي الآخر - أي شرطي آخر؟ |
| Bu polise anlattığım hikaye. | Open Subtitles | هذا ما أخبرته للشرطي |
| O polise ne olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرفين ما حدث للشرطي ؟ |
| Bir polise muhbirlik yapıyordu. Onunla yatıyordu! | Open Subtitles | -كانت واشية للشرطي وكانت تضاجعه |
| Bunu diğer polise de açıkladım. | Open Subtitles | شرحت هذا للشرطي الآخر |
| - Hayır, onu diğer polise verdim. - Dur. | Open Subtitles | لا لقد اعطيتها للشرطي الاخر |
| polise nerede kaldığımı söylemiştim. | Open Subtitles | قلت للشرطي اين أمكث. |
| Baba polise gerek yok. | Open Subtitles | لا داعي للشرطي الأب |
| Onu polise anlatmadım, Dave. | Open Subtitles | أنا لم أنتهكها للشرطي (ديف) |
| Aksi taktirde buraya yerleştireceğimiz yeni polis için daha tehlikeli hale gelir. | Open Subtitles | إنّه يجعل الأمر أكثر خطورة للشرطي التالي الذي سنضعه هناك. |
| Polis memuruna ise yalnızca, çok ilginç bir deneyi maalesef az evvel kaçırmış olduklarını söyler. | Open Subtitles | قال للشرطي من المؤسف انك فوت علي نفسك تجربه مثيره |