| Ama şunu da bil ki seninle yaşamak o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | لكن أريد فقط أن أعلمك بأنكِ لستِ سيئة تماما للعيش معك |
| Ama şunu da bil ki seninle yaşamak o kadar da kötü değil. | Open Subtitles | لكن أريد فقط أن أعلمك بأنكِ لستِ سيئة تماما للعيش معك أظن |
| Anladığım kadarıyla yaz için Lola'dan yanına taşınmasını isteyeceksin. | Open Subtitles | سأعتبر هذا بمثابة قرار لدعوة لولـاـ للعيش معك |
| Dostum bir kızdan sırf kolaylık olsun diye yanına taşınmasını isteyemezsin. | Open Subtitles | ياصاح، لا يمكنك أن تطلب من فتاة الانتقال للعيش معك فقط لأن الأمر ملائم. |
| Dinle beni, Seninle yaşamaya hazır değilim ama illa ayrılmamız mı gerek yani? | Open Subtitles | إسمعي، إنني لست مستعد للعيش معك لكن هل يعني ذلك أنه يجب أن ننفصل |
| Sana taşınmasını iste ondan | Open Subtitles | اسأله للعوده مرة اخرى للعيش معك |
| Sonra da tabii alemle birlikte senin evine taşınırız. | Open Subtitles | وبعد ذلك، بالطبع، تنتقل عائلتي للعيش معك. |
| Şu an senin yanına dönmesini sağlayacak yasal bir dayanak yok. | Open Subtitles | حتى الآن لا توجد حجة قانونية مقنعة لتلزمها بالعودة للعيش معك |
| - Amca, sanırım seninle yaşayacağım. | Open Subtitles | خالي, أعتقد بأنني سأتي للعيش معك. |
| - seninle yaşamak zorunda olan ben değilim. - Ne var biliyor musunuz? | Open Subtitles | أنا لست المضطرة للعيش معك - أتعلمين ماذا؟ |
| Sadece seninle yaşamak, her şeyin ötesinde arzu ettiğim şeydi. | Open Subtitles | اردت فرصة للعيش معك اكثر من اى شئ اخر |
| Evet, çünkü ona yanına taşınmasını söylediğinizde, biliyordunuz. | Open Subtitles | لأنك طلبت منها الإنتقال للعيش ...معك ,إذاًانتعرف. |
| Alex'e yanına taşınmasını mı teklif ettin? | Open Subtitles | هل ستسأل "أليكس" للأنتقال للعيش معك ؟ |
| Seninle yaşamaya geliyorum. | Open Subtitles | لقد جئت للعيش معك |
| Seninle yaşamaya gelmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد ان آتي للعيش معك |
| - Sana taşınmasını mı istedin? | Open Subtitles | -طلبت منها الانتقال للعيش معك . |
| - Sana taşınmasını mı istedin? | Open Subtitles | -طلبت منها الانتقال للعيش معك . |
| Düşünüyordum da... belki de senin evine taşınmalıyım. | Open Subtitles | لذا،كنتأعتقد... حسنا، ربما، سيكون توقيت مناسب لي للإنتقال للعيش معك |
| "Senin yaşlı annen yalnız yaşıyor ve senin yanına taşınmak istiyor. | Open Subtitles | "والدتك المسنة تعيش وحدها وتسألك لو يمكنها أن تنتقل للعيش معك |
| Bir süre gelip, seninle yaşayacağım. | Open Subtitles | سآتي للعيش معك لبعض من الوقت. |