| Bugün üç tane ev var ben de öğleden sonra Çocuklara bakarsın diye umuyordum. | Open Subtitles | حسناً، لدي ثلاث منازل مفتوحة اليوم لذلك كنت آمل بأن تنتبه للفتيان هذا العصر |
| Şartlı tahliyeden beri başkalarının benim düştüğüm hataya düşmemesi için uğraştım... Çocuklara, çetelere filan ders verdim. | Open Subtitles | منذُ إطلاقي المشروط أُحاولُ جاهداً منعَ أشخاصٍ آخرين من ارتكابِ غلطتي... تعلَم، أُحاضرُ للفتيان و العصابات و ما شابَه |
| Bale kızlara göredir, bu Erkekler için hiç uygun değil Billy. | Open Subtitles | . أجل ، لجدتك . للبنات . ليس للفتيان ، بيلي |
| Mavi olan Erkekler için, pembe olan da kızlar için. | Open Subtitles | النظارات الزرقاء للفتيان والوردية للفتيات |
| Dr. Humbert, o size hala kucakta sallanacak küçük bir kız gibi geliyor... ama Beardsley Lisesindeki o oğlanlar... | Open Subtitles | حسنا يا دكتور همبرت, بالنسبة لك هي ...مازالت فتاة صغيرة ...و لكن بالنسبة للفتيان في ثانوية بردسلي... |
| Buradaki herkes asistanın yakışıklı erkeklere karşı olan tutkusunu biliyor. | Open Subtitles | الجميع يعلم هنا بأن عاطفة مساعد أمين المكتبة تميل للفتيان الوسيمين الوسيم أدلمو عندما |
| Senin Oğlanlara. | Open Subtitles | للفتيان الذين ضربتهم. |
| Göğüslerini göster. Beyler için göğüslerini göster! | Open Subtitles | أخرجوا ثديكم أخرجوا ثديكم للفتيان |
| - Çocuklara içecek bir şey getirmiştim. | Open Subtitles | كنتُ أحضر فقط للفتيان شيئاً ليشرباه |
| Çocuklara bunu söylüyorlar. | Open Subtitles | "البيسبول على سبيل المثال, هذا دوما ما يقولونه للفتيان ان يفكروا به |
| Çocuklara bakmasi için Rodrik'i gönderirim sen yarin Güney'e, Firtina Burnu'na gideceksin. | Open Subtitles | -سوف أرسل (رودرك) للإنتباه للفتيان -لأنك في الغد سوف تتجهين لـ(ستورملاند ) |
| Altı ay sonra Cincinnati'deki hiperaktif Çocuklara bakan bir yuva cevap verdi. | Open Subtitles | وبعد ستة أشهر ميتم للفتيان قام بمراسلتي |
| Tamam, Çocuklara baktığın için çok sağ ol. | Open Subtitles | حسناً، شكراً لكِ على الإنتباه للفتيان |
| Çocuklara ve velilere de. | Open Subtitles | و للفتيان و الوالدين |
| Burası Erkekler için mi, herkes girebiliyor mu? | Open Subtitles | هل هذا المكان للفتيان أم يمكن لأي أحد الانضمام ؟ |
| Erkekler her şeyden paçayı sıyırıyor, kızlar değil. | Open Subtitles | يمكن للفتيان أن يفعلوا ما يرغبون و الفتيات لا يمكنهن هذا. |
| Evet, aşçılık dünyasının bir parça Erkekler kulübü olabileceğini duymuştum. | Open Subtitles | نعم , انا اسمع ان عالم الطهى هو نوعاً ما نادى للفتيان |
| Bilmem ki. oğlanlar için durum farklı. | Open Subtitles | لا أعلم الأمر مختلف بالنسبة للفتيان |
| Evet bir bakıma oğlanlar kulübü. | Open Subtitles | إنه قليلاً , نادي للفتيان |
| Evet, muhtemelen Hamptons'da kızının erkeklere... zaman ayırmasını isteyen tek anne benim. | Open Subtitles | اجل , لربما الام الوحيده في هامبتون التي ترغب من ابنتها ان تخصص بعض الوقت للفتيان |
| Ben en baştan itibaren erkeklere ilgi duydum. | Open Subtitles | لقد إنجذبت للفتيان منذ البداية |
| Oğlanlara bakması için Rodrik'i yollarım. | Open Subtitles | -سوف أرسل (رودرك) للإنتباه للفتيان |
| Beyler için bir aşı var. | Open Subtitles | هل جلبت التطعيم للفتيان |