| Sözleşmeye göre seni çarşamba gününe kadar mahkemeye ulaştırmam gerekiyor. | Open Subtitles | العقد يقول أنه يجب أن أحضرك للمحاكمة بحلول يوم الأربعاء |
| mahkemeye olan bütün saygıma rağmen, efendim bu mahkemede tam da düşünme hakkının yargılandığını düşünüyorum. | Open Subtitles | حسناً ، مع كل الإحترام للمحاكمة يا سيدى أعتقد أن الحق فى التفكير هو شئ كبير فى المحاكمة هنا |
| Akli sebeplerden dolayı duruşmaya çıkması uygun görülmeyen biri için bu çok anlaşılır bir durum. | Open Subtitles | الذي يبدو ذكياً جداً للرجل الذي وجد عقلياً عاجز للمحاكمة |
| Ona bir duruşma vermek zorundayız ama hangi yasaya göre? | Open Subtitles | يجب أن نقدمه للمحاكمة , ولكن تحت أي قانون ؟ |
| Ne yapmaya çalıştığı çok belli, sayın yargıç bize suçluyu unutturmaya ve hukuku dava konusu yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | سيادة القاضى ، من الواضح ما يحاول أن يفعله إنه يحاول أن ينسينا الخارج على القانون و أن يضع القانون للمحاكمة |
| Başpiskoposluk avukatımızın kim olduğunu söyledi, çünkü mahkeme açılacak. | Open Subtitles | رئيس الأساقفة كلمنى وسألنى عن هوية محامىّ لأن القضية ستُعرض للمحاكمة |
| mahkemeye çıkarılmazsan rahatsız olduğunuzu düşündüğü ve teşhisini koyamadığı için hastane seni bırakmayacaktır. | Open Subtitles | إذا لم تمثل للمحاكمة ، ستحتجزك المستشفى لأنهم يعتقدون بأنك مريض |
| Artık Idgie'nin niye mahkemeye çıkmak zorunda kaldığını biliyorsun. | Open Subtitles | الآن تعلمين لم ادجي اضطرت ان تذهب للمحاكمة |
| Danny biliyor ki, mahkemeye çıkarsak, bütün suçlamaları öne sürmek zorunda kalırım. | Open Subtitles | يعرف أنه إن ذهبنا للمحاكمة سأضطر للعب بكل ما لدي |
| Çünkü mahkemeye çıkmasını istiyorum. | Open Subtitles | لأنني أريد تقديمه للمحاكمة من قبل هذا المكتب. |
| Uzmanlar, komedyenler. mahkemeye çıkan ben değilim. | Open Subtitles | العلماء الهندوسيون أو الممثلون الكوميديون، لست من يخضع للمحاكمة هنا |
| Bu cinayet dosyanızın duruşmaya gitmeyeceği anlamına mı geliyor, Mr. Braun? | Open Subtitles | هل هذا يعني أن قضية جريمتك لن تذهب للمحاكمة ؟ |
| Davanızı, 10 Ocak 1951 günü ağır ceza mahkemesinde yapılacak olan ikinci duruşmaya atıyorum. | Open Subtitles | أسجّلك للمحاكمة في محكمة الجنايات المركزية، |
| Teklifi kabul ediyoruz. duruşmaya gidiyoruz, sen kaybedeceksin, ve orada çürüyeceksin. | Open Subtitles | سنذهب للمحاكمة, وسنخسرها وأنت ستبقى في السجن |
| Bu sabahki duruşma yargılama olacak ve kapanış konuşmalarımızı yapacağız. | Open Subtitles | جلسة هذا الصباح، أصبحت أساساً للمحاكمة وننتقل إلى المرافعات الختامية |
| Eğer bir veya daha fazlası geçerse kişi suçlu bulunur ve duruşma tarihi belirlenir. | TED | وإذا تم التصويت لواحد أو أكثر بأغلبية بسيطة، يتم عزل المسؤول والإعداد للمحاكمة. |
| Onun ifadesi olmadan asla dava açamazlar. | Open Subtitles | هذه القضية لن تُقدم للمحاكمة بدون تواجد الشهود |
| Şimdi sanıyorum kesin bir mahkeme tarihimiz var. | Open Subtitles | أعتقد أننا نملك الآن موعداً محدداً للمحاكمة |
| Davaya hazırlanırken yalnız kalmak istedigimi biliyorsun. | Open Subtitles | تعرفين بأنّني أحبّ البقاء لوحدي من أجل الإستعداد للمحاكمة |
| Buradaki hiç kimsenin onu Yargıya teslim etmeyi istediğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد بأن هناك أي شخص يمكننا أن نسلمه له للمحاكمة القضائية |
| Belki kraldan Lord CHO'nun yargılanmasını isteyebiliriz. | Open Subtitles | ربما يُمكننا أن نطلب من الملك وضع اللود (شو) للمحاكمة |
| John Flowers mücevherlerin bulunamadığı şu soygun davası için mahkemeye çıkıyor. | Open Subtitles | يقدم جون فلورز للمحاكمة عن سرقة محل مجوهرات لم يُعثر أبدا على ماساته |
| Bu davanın uzayıp uzamayacağını görmek için merakla bekliyoruz. | Open Subtitles | حيث من المعتقد أن نعرف إذا كان مؤهل للمحاكمة |
| Hem siz, hem de davalı duruşmada hazır bulunacaksınız. | Open Subtitles | فى هذا الوقت , أتوقع أن تحضر أنت والمتهم وتكونا جاهزان للمحاكمة |
| - Meclis üyelerinden altisi, Alden'i durusmaya çikarmaya kararli. | Open Subtitles | - واحد من الست رجال المختارين، بالفعل - سيختار أن يأخذ (ألدن) للمحاكمة |
| Adalet sistemi düzeldiğinde onu Yargılanması için geri getireceğim. | Open Subtitles | وعندما يتم إصلاح النظام القضائي هنا سأعيده ليخضع للمحاكمة |
| New York'lu garip gayrimenkul veliahtı, Teksas'ta yargılanıyor. | Open Subtitles | غريب الاطوار و وريث نيويورك متواجد في تكساس للمحاكمة |