| Ve sonra bir susamuru kurtaracağım. Üzgünüm, ama bütün hayvanları Ünlüler için ayırdık. | Open Subtitles | على رسلك، آسف، ولكن كل الحيوانات تم حجزها للمشاهير. |
| Joey, Ünlüler Poker Yarışmasına hoşgeldin. | Open Subtitles | جوى, مرحباً بك فى مسابقة البوكر للمشاهير |
| Alex, Joey bu akşam Ünlüler Poker Yarışması na çıkacak. | Open Subtitles | أليكس, جوى سيذهب الى مسابقة البوكر للمشاهير الليلة |
| İflastan ve aşağılanmaktan kurtulmak için ünlü bir yıldızla alakalı atlatma haber yapmalıydım. Ama ufak bir sorunum vardı. | Open Subtitles | احتجت لسبق صحفي كبير للمشاهير لينقذني من الإفلاس و الإذلال |
| Bugün Springfield Ünlüler Duvarı'na alacağımız en yeni ünlü şu gibi mucitlerin yanında yer alacak. | Open Subtitles | اليوم سوف ندخل المشرف الجديد الى حائط سبرنغفيلد للمشاهير الذي سيأخذ مكانه مع مشاعل منيرة من أمثال |
| KRUSTY KLASSIC ÜNLÜLERİN PRO-AM TURNUVASI HAYıR KURUMLARINA KURUŞ YOK | Open Subtitles | دورة كرستي الكلاسيكية للمشاهير في الجولف، لا هللة للصناديق الخيرية |
| Yeşil gözlü bir tane bulmayı denediler ama - aa, ne yazık ki onları Ünlüler için saklıyorlarmış. | Open Subtitles | أه, لقد حاولو أن يجدوا لي ,عينين خضراوين ولكنهم حسنناً, لسوء الحظ يحتفظون بهم للمشاهير حسننا حسنناً |
| - Bir Ünlüler konseri yapmalısın. Hani o gay adamın yaşlı gaylerin yararına yaptığı gibi. | Open Subtitles | يجب أن تقيم مسابقة للمشاهير ، مثلما فعل ذلك الشاذ ليعود ريعها للشواذ الكبار |
| Son dakikada gelen Ünlüler için ayırdığımız birkaç masa var. | Open Subtitles | لكن دائما نحتفظ بمنضدتين للمشاهير. |
| Ünlüler Poker Yarışmasına hoş geldiniz. | Open Subtitles | مرحباً بكم فى مسابقة البوكر للمشاهير |
| Yarın gece Fox'taki Ünlüler Boksu'na. | Open Subtitles | على ملاكمة فوكس للمشاهير ليلة الغد |
| ünlü sapığı davalarından en yaygını haber sunucuları. | Open Subtitles | مذيعي الأخبار هم الأكثر شيوعاً لحالات المطاردة للمشاهير. |
| Görünüşe göre ünlü kişiler kendi hesaplarını yapamıyor. | Open Subtitles | لأنه بوضوح لا يمكن للمشاهير .أن ينجزوا عملياتهم الحسابية |
| Çünkü görünüşe göre ünlü insanlar hesap kitap yapamıyor. | Open Subtitles | لأنه بوضوح لا يمكن للمشاهير أن ينجزوا عملياتهم الحسابية. |
| O kadının randevudaymışız gibi düşünmesini sağladım çünkü kendisi paparazzilerden fotoğraf satın alan bir ünlü sitesinin sahibi. | Open Subtitles | يارفاق، كنت فقط أجعل تلك السيدة تظن أننا في موعد لأنها تدير موقعًا للمشاهير |
| Lazer lotus ünlü merkezinde üç aylık yoğun ruh yenilenmesinden geçtim. | Open Subtitles | أنا ذهبت في رحلة عميقة لإلمامالذات. في مقر " لوتس ليزر" للمشاهير |
| Ünlülerin ne kadar sığ ve umursamaz olduğu üzerine bir makale hazırlıyorum. | Open Subtitles | أريد أن أطرح عليك عدة أسئلة أنا أعمل على مقطوعة عن اللامبالاة السطحية للمشاهير الأغنياء |
| Gazete Ünlülerin golf maçını bana vermişti ve maçta o da oynuyordu. | Open Subtitles | كنت أنقل وقائع دوري غولف للمشاهير و كان هو يلعب بالدوري |
| Benim işim bu. Ünlülerin tanıtımlarını ayarlar ve düzenlerim. | Open Subtitles | ذلك ما أقوم به, ترتيب وتنسيق الدعاية للمشاهير |
| Hollywood şöhretler Kaldırımı'nda yıldızın olması için meşhur olmaya bile gerek yok. | Open Subtitles | ليس عليكِ حتى أن تكوني مشهورة لتحصلي على نجمة في ممشى " هوليوود " للمشاهير |