| Ekibine mühendislik için daha iyi tasarım sağlayan bir yazılım dizayn etti. | TED | لقد صممت أداة برمجية تسمح لفريقها بتصميم أفضل أنظمة الطاقة للهندسة. | 
| Genetik mühendislik bunun hakkından gelebilecek mi? | Open Subtitles | أيمكن للهندسة الوراثية أن تنجز أيا من هذه الأمور؟ | 
| Mimari Mühendisliğin yükseklerdeki muhteşem bir örneği. | Open Subtitles | إنها مثال مذهل للهندسة المعمارية و على ارتفاع شاهق | 
| Mühendisliğin ilk kuralı kavram kanıtlama modelini yapmadan önce gerçek bir materyalle hiçbir şey yapma. | Open Subtitles | القاعدة الأولى للهندسة تنص على ألا تبنى أى شئ بموارد حقيقية حتى تبنى نموذج يُطبق المفهوم الذى توصلت إليه | 
| Aslında, klasik mühendislerin günlüklerini okuyarak , böylece onların motor dizaynlarını, beygirgücünü nasıl yükselttiklerini, işin en iyilerinden öğrenmiş oldum , sanırım. | Open Subtitles | عليّ حقاً قراءة مجلاتهم للهندسة القديمة، من أجل تصميم محركهم كيف يزيدون قوة الحصان وأتعلم من الأفضل على ما أظن | 
| Amerikalıları projeyi daha da büyüterek, dev bir toplum Mühendisliği haline dönüştürmeye ikna etti. | Open Subtitles | فأقنع الأمريكان بتوسيع مدى المشروع ليصبح أحد المخططات العملاقة للهندسة الاجتماعية | 
| Bu genetik mühendislikte kullanılırdı. | Open Subtitles | هذا كان سوف يستخدم للهندسة الوراثية | 
| Mimar Neil Spiller ile birlikte Bartlett Mimarlık Okulu'nda çalışıyorum. Ayrıca bu yeni malzemeleri, 'zeminden yukarı' bir yaklaşımla üretmek için, farklı uluslardan bilim adamlarıyla iş birliği yapıyoruz. | TED | أنا أعمل مع المهندس المعماري نيل سبيلر في مدرسة بارتليت للهندسة المعمارية. ونحن نقوم بالتعاون مع العلماء الدوليين من أجل تخليق هذه المواد الجديدة من مقاربة أسفل إلى أعلى . | 
| Bundan önce de, 1983'te bir mühendislik konferansı için gelmişti. | Open Subtitles | قبل ذلك في 1983 أتى إلى هنا من أجل مؤتمر للهندسة | 
| Bundan önce de, 1983'te bir mühendislik konferansı için gelmişti. | Open Subtitles | قبل ذلك في 1983 أتى إلى هنا من أجل مؤتمر للهندسة | 
| 61 yaşında, Moskova'daki mühendislik Fakültesi'nde misafir profesör. | Open Subtitles | 61سنة، أستاذٌ زائر في معهد موسكو للهندسة. | 
| Uzaylılar üzerinde fareler gibi deneylerin yapıldığı genetik mühendislik tesisi. | Open Subtitles | إنها منشأة للهندسة الوراثية تعامل الفضائيين كفئران التجارب | 
| Yine de mühendislik anlamında inanılmaz bir atılımdı. | TED | وكانت ولا تزال أعظم إنجاز للهندسة. | 
| Ben de bir sürü yerden ufak katıkıları birleştirdim, başlangıçta lisan öğrencileri için proje olmak üzere Harvey Mudd mühendislik Kliniğiinde destek aldım daha sonra bir sürü başka kaynaktan topladığım paraları birleştirdim. | TED | لذا جمعت هذا، وحصلت على عيادة هارفي مود للهندسة للقيام به كمشروع طالب في المرحلة الجامعية، ثم حصلت على تمويل من مجموعة مصادر مختلفة. | 
| Kendisi, InGen Biyo Mühendisliğin eski başkanı. | Open Subtitles | إنه الرئيس السابق لـ"إين جين للهندسة البيولوجية"... ؟ | 
| İşte bu, müşterek Mühendisliğin zaferi. | Open Subtitles | إنه انتصار للهندسة الجماعيّة | 
| İşte, Alman mühendislerin en büyük başarısı! | Open Subtitles | هذا أعظم اختراع للهندسة الألمانية! | 
| Aynı zamanda tellerle çalışmak -- yaptığım her şey aynı anda hem görsel, hem de makina Mühendisliği kararı idi. | TED | و أيضا العمل مع الأسلاك -- كل ما صنعته من أعمال كان نتاج لرؤية بصرية و إستخدام للهندسة الميكانيكية فى نفس الوقت . | 
| Bu genetik mühendislikte kullanılırdı. | Open Subtitles | وهي لاستخدامها للهندسة الوراثية | 
| Burada yapmaya çalıştığımız şey, bu teknolojileri mimaride 'zeminden yukarı' inşaat yaklaşımlarını oluşturmak için kullanmaktır. Bu da, günümüzde kullanılan maddenin üzerine yapıyı yükleyen 'tepeden aşağı' Viktorya dönemi teknikleriyle tezatlık göstermektedir. | TED | لذا ما نحاول القيام به هو ، نحن نحاول أن ندفع هذه التكنولوجيات من أجل خلق مقاربة البناء من أسفل إلى أعلى للهندسة المعمارية ، وهو على النقيض مع الموجود حالياً ، الفيكتوري ، من أعلى إلى أسفل التي تفرض الهيكلة على المادة. |