| Oldukça kanundışı olanlar da vardır: Hücrenizi dövme salonuna dönüştürebilirsiniz. | TED | هناك نشاط غير قانونيّ رائع: تشغيل متجر للوشم خارج زنزانتك. |
| Çocuklar daha sonra yok edilmek üzere dövme ile işaretlenmiş. | Open Subtitles | أطفال تعرضوا للوشم لتمييزهم من أجل الإبادة النهائية |
| Düğün gecemde, uyandım... karımın elinde dövme iğnesi vardı. | Open Subtitles | في ليلة زواجي استيقظت من النوم زوجتي لديها ابرة للوشم |
| Yani üçgenin daha önceden yapılmış bir dövmeye mi eklendiğini düşünüyorsun? | Open Subtitles | لذا أنت تعتقد المثلث يمكن أن يكون إضافي للوشم السابق؟ |
| Sana yaptığı dövmeye kadar. Tıpkı onunki gibi. | Open Subtitles | وحتى بالنسبة للوشم قام بعمل وشم لك مطابق لوشمها |
| Şehirdeki en iyi dövmeci olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أنك أفضل صانع للوشم بالمدينة |
| Weller, amblem dövmedekiyle aynı. | Open Subtitles | ويلر) ، الشعار ... إنه مُطابق للوشم) |
| Şu patikayla dövme görüntüsünü üst üste bindirir misin? | Open Subtitles | كونو هل تستطيعين هل تستطيعي تغطية نمط المسار و صورة للوشم |
| Bay Callen, şu Pasifik sahil otobanındaki dövme salonu kötü bir fikir. | Open Subtitles | " سيد " كولين ذلك الصالون للوشم فكرة سيئة |
| Büyük ihtimalle, çılgın bir kulübün dövme salonunda. Bilemiyorum. | Open Subtitles | من المحتمل في صالون "ماد" للوشم لا اعلم |
| dövme çıkarma laboratuvarımız var. | Open Subtitles | يجربون مزيل للوشم |
| dövme yapmakta kullanılan bir boya. | Open Subtitles | صبغة إستعملت للوشم |
| dövme için krem al bana. | Open Subtitles | أحضري لي مرهماً للوشم |
| Bütün gün dövme dükkanında çalışıyorum. | Open Subtitles | حسنا، أنا... I إدارة متجر للوشم خلال النهار، حسنا؟ |
| Ben dövme salonunda yaşıyordum. | Open Subtitles | عشت في متجر للوشم |
| dövme salonunda çalışıyor. | Open Subtitles | هو يعمل في صالون للوشم |
| Belki de bu dövmeye yanlış açıdan bakıyoruz. | Open Subtitles | -ربّما نحن ننظر للوشم من الزاوية الخطأ" ." |
| Ya da 1000'nci dövmeye layık birini bulana kadar. | Open Subtitles | أو شخص ما جيّد كفاية للوشم الألف |
| Ensesindeki dövmeye bak. | Open Subtitles | إنظري للوشم في مؤخرة رقبتها |
| Benim yaptıklarımı seven bir dövmeci. | Open Subtitles | محل للوشم الذي أحبه |
| Weller, amblem dövmedekiyle aynı. | Open Subtitles | ويلر) ، الشعار ... إنه مُطابق للوشم) |