| Ve Bana dokunmayı bırak ve bana o çılgın bakışını at. | Open Subtitles | و توقف عن لمسي و عن النظر لي بهذه النظرة المجنونة |
| Bana dokunmayı kes,lütfen. | Open Subtitles | مِن فضـلك، توقفي عن لمسي. أنتي الحارِسة الجَديدة. |
| Bana dokunamazsın Summers. En kötü sırlarını biliyorum. | Open Subtitles | لا تستطيعين لمسي أنا أعلم أسود أسرارك |
| Bana dokunamazsın pis polis. | Open Subtitles | لا تستطيع لمسي ، إنك شرطي حثالة |
| Bana dokunuyorsun. Bana dokunma .Bana dokunamassın! | Open Subtitles | أنت تلمسينني لا تلمسيني، لا تستطيعي لمسي |
| Ben izin vermeden hiç kimse bana böyle dokunmaya cüret edememişti. | Open Subtitles | لم يجرؤ أحد على لمسي من قبل, الا اذا سمحت له |
| Şimdi bana dokunabilirsin. | Open Subtitles | يمكنكَ لمسي الآن |
| Ne sen, ne hükümet ne de senin değerli ajanların hiçbiri bana dokunamaz. | Open Subtitles | ليس أنت، ليس حكومتك، وكلائك الثمينون. لا يوجد أياً منكم يستطيع لمسي . |
| Eğer Bana dokunmayı düşünürsen, seni duvara yapıştırır bokunu çıkarırım. | Open Subtitles | لو حتى فكرت في لمسي سأضربك لتخترق الحائط |
| Bana dokunmayı bırak. | Open Subtitles | توقفي عن لمسي لقد تعبت من البقاء فى تلك الحظيرة القذرة |
| Bana dokunmayı kes. Senin bacağın benimkine sürtüyor. Hey! | Open Subtitles | توقف عن لمسي - ساقك تفرك ساقي من الأمام - |
| Tam tatil zamanında "Bana dokunmayı kes Elmo". | Open Subtitles | في الوقت المناسب لقضاء عطلة عيد الميلاد، انها "توقف عن لمسي إلمو". |
| Kralın kesin emirlerine göre sen bana dokunamazsın. | Open Subtitles | طبقآ لكوني نائب الملك أنت لا يمكنك لمسي |
| Kralın kesin emirlerine göre sen bana dokunamazsın. | Open Subtitles | طبقآ لكوني نائب الملك أنت لا يمكنك لمسي |
| O sahanın dışında bana dokunamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنكِ لمسي خارج أرضية الدار |
| - Bana dokunma. Dokunmayı kes. - Teşekkürler, Louise. | Open Subtitles | توقف عن لمسي , لاتلمسني شكرا لكِ لوي , شكرا لكِ لوي |
| Bayılıp düşecek olsan dahi bana dokunma. | Open Subtitles | حتى و ان كنت على وشك السقوط تفادي لمسي |
| Bana dokunma, bana bakma cesaretini mi gösterdin? | Open Subtitles | هل تجرؤين على لمسي ؟ على النظر الي ؟ |
| Erkekler bana bakıyor ve dokunmaya bile kıyamıyorlardı. | Open Subtitles | كان الرجال ينظرون إلي دون أن يتجرأوا على لمسي |
| Ayrıca eğer biri dokunmaya kalkarsa basına bana saldırdılar derim. | Open Subtitles | و إن حاول أحدكم لمسي سأرفع دعوى قضائية بالتعدي |
| Terapist yazıyorum. - Bana dokunabilirsin. | Open Subtitles | إنني لاعبة أكروبات يمكنك لمسي |
| Bir an, bana hiçbir şey dokunamaz diye düşünürken bir an sonra, nasıl olduysa, kalbim yerinden çıkmış bütün etkilere maruz kalabilecek bir halde. | Open Subtitles | في لحظة كنت شخصاً متعذّراً فهمه لا شيء أمكنه لمسي لاحقاً، قلبي كان ينبض خارج صدري بطريقة ما |
| Sonra bir de sürekli dokunmak öpmek istemeleri... | Open Subtitles | و بعدها ظل يرغب بتقبيلي و لمسي |
| Sakın bana dokunayım deme! | Open Subtitles | ! لا تتجرأ علـى لمسي بتلك الطريقة |
| Bana dokunamazdı. | Open Subtitles | عجز عن لمسي. |