| Sana yardım etmek için neyden vazgeçtimden bir fikrin varmı? | Open Subtitles | هل عِنْدَكَ أيّ فكرة ما الذي تخليت عنه لمُسَاعَدَتك ؟ |
| Sana yardım etmek için elimden daha fazlası gelmez. | Open Subtitles | لايوجد شيء أكثر يمكن تقديمه لمُسَاعَدَتك |
| Lütfen benimle konuşun, Veer Patap Sing, size yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | رجاءً تكلّمْ معي فير برتاب سينج جِئتُ لمُسَاعَدَتك |
| Sakın sana yardım etmeye geldiğimi zannetme. | Open Subtitles | لذا رجاءً لا تُفكّرْي جِئتُ لمُسَاعَدَتك |
| Sakın sana yardım etmeye geldiğimi zannetme. | Open Subtitles | لذا رجاءً لا تُفكّرْي جِئتُ لمُسَاعَدَتك |
| Bakın, buraya yardımcı olmaya geldim. | Open Subtitles | النظرة، جِئتُ هنا لمُسَاعَدَتك رجالِ، موافقة؟ |
| Lütfen benimle konuşun, Veer Patap Sing, size yardım etmek için buradayım. | Open Subtitles | رجاءً تكلّمْ معي فير برتاب سينج جِئتُ لمُسَاعَدَتك |
| Bu konuda sana yardım etmek için sabırsızlanıyorum dostum. | Open Subtitles | أنا لا أَستطيعُ الإنتِظار لمُسَاعَدَتك بذلك، يا رفيق. |
| Senin için yaptım. Sana yardım etmek için. | Open Subtitles | أنا فعَِلتُ هذا لَك لمُسَاعَدَتك |
| Sana yardım etmek için annene söz verdim. | Open Subtitles | النظرة. جَعلتُ a إلتزام إلى أمِّكَ لمُسَاعَدَتك. |
| Öldürüleceği takdirde sana yardım etmek için Merkez'e gelecektim. | Open Subtitles | أوضحتْ * جوردان * بأنّه في حالة موتِه كُنْتُ سأُصعّدَ الى المقدمه وأُتمركزُ لمُسَاعَدَتك |
| Sana yardım etmek için eğlence olmazdım. | Open Subtitles | أنا لَنْ اكون مرتاحاً لمُسَاعَدَتك |
| Size yardım etmek için, her şey yaparız. | Open Subtitles | سنعمل أي شيء لمُسَاعَدَتك |
| Sana zarar vermeye gelmedim, sana yardım etmeye geldim. | Open Subtitles | أنا لَمْ آتي لإيذائك. جِئتُ لمُسَاعَدَتك. |
| sana yardım etmeye çalışan tek kişi de benim! | Open Subtitles | أَنا مُحَاوَلَة الوحيدِ لمُسَاعَدَتك! |
| Buraya size Merlin'le yardımcı olmaya geldim. | Open Subtitles | جِئتُ هنا لمُسَاعَدَتك مَع Merlin. |