| Bana yalan söyledin. Ben bilmiyorum demedim. Sen bilmediğimi varsaydın. | Open Subtitles | انا لم اقل انى لا اتحدث الانجليزية انت افترضت ذلك | 
| Hayır. Ben öyle bir şey demedim ki? Ben öyle mi dedim? | Open Subtitles | لا، ليس كذلك، انا لم اقل ذلك هل هذا ما سمعتني اقوله؟ | 
| - Toplanıp yeni ofise gittiğinizde ve beni davet etmediğinizde hiçbir şey demedim. | Open Subtitles | عندما ذهبت انت و الرفاق الى المكاتب الجديده ولم تدعونى لم اقل شئ | 
| Ben seni zenci yapacağımı söylemedim ki. Seni trene bindireceğimi söyledim. | Open Subtitles | انا لم اقل انى ساجعلك اسود انا قلت انى ساركبك القطار | 
| Bana yalan söyledin. Sana konuşamadığımı söylemedim. Sen öyle varsaydın. | Open Subtitles | انا لم اقل انى لا اتحدث الانجليزية انت افترضت ذلك | 
| Sağırım demedim, anlamadığımı söyledim! | Open Subtitles | لقد سمعتك ، لم اقل أننى أصم لقد قلت أننى لم افهم | 
| Öyle demedim. İyi karşılanacağıma pek emin değilim. | Open Subtitles | انا لم اقل ذلك،، انا فقط لست متاكدا تماما انه سيكون مرحبا بي | 
| Ona benziyor demedim, bana onu hatırlattı dedim. | Open Subtitles | انا لم اقل انها تشبهها قلت انها تذكرنى بها | 
| Hiç duymadım demedim... Sadece hangisiydi diye sordum. | Open Subtitles | لم اقل أني لم اسمع عنها ، كل ما في الأمر كيف تجري الأمور | 
| Ben botumda delik açabilirsiniz demedim Bu ekstraya girer. | Open Subtitles | من قال لك بانك ستضع فتحة فى قاربى؟ انا لم اقل لك ان تضع فتحة فى قاربى ذلك سيكلفك الكثير | 
| Gıdasız kaldım dedim. Yiyecek hiçbir şey yoktu demedim. | Open Subtitles | انا قلت بلا طعام ولكننى لم اقل انه لم يكن هناك شىء لاكله | 
| Yaptın demedim. Sadece resme bak. Bu kızı gördün mü? | Open Subtitles | انا لم اقل انك فعلت هل رأيت هذه الفتاه من قبل | 
| Fakat baksanıza ben asla bu hikayedeki kahraman olduğumu söylemedim ki. | Open Subtitles | لكن , مهلا أنا لم اقل أبدا اني بطل هذه القصة | 
| Dünyadaki en zeki insan olduğumu da ben söylemedim. Siz söylediniz. | Open Subtitles | انا لم اقل اني اذكى انسان على الارض, انتم قلتم ذلك | 
| Belki söylemedim, ama şiirinizin başlangıcında bir şeyler öyle mükemmel ki. | Open Subtitles | ربما لم اقل هذا لكني شعرت ببداية قصيدتك شيء رائع جدا | 
| Ona asla çalmayacağım diye bir şey söylemedim, düşünmem gerek dedim. | Open Subtitles | انا لم اقل اني لن اعزف كل ماقلته اني اريد التفكير | 
| Hem o kıza âşık olduğumu söylemedim ki. | Open Subtitles | بالأضافة اننى لم اقل ابدا اننى احب الفتاة | 
| Artık dayanamıyordum. Ama diğerlerine hiçbir şey söylemedim. Senin de öğütlediğin gibi, geldim işte. | Open Subtitles | وصلتني رسالتك, ولكني لم اقل شيئا عن الاخرين, لقد قررت ان اتبع نصيحتكي. | 
| Bakın, bunun imkansız olduğunu söylemiyorum ne zaman ve neyle yapacağız? | Open Subtitles | حسنا اصغ انا لم اقل انه ليس ممكنا ولكن متى وبماذا؟ | 
| Odanızda midilli var demiyorum,ama... | Open Subtitles | انظري , انا لم اقل بانه يوجد مهر صغير بغرفتكما | 
| Kivi dememiştim ben. Çivi dedim. | Open Subtitles | انا لم اقل شئ بخصوصا اليرقات انا قلت المســامير ستالون | 
| Kolay olacağını söylememiştim. Bu bir para meselesiyse... Konu para değil. | Open Subtitles | انا لم اقل لك ان هذا سيكون سهلا هذة مسالة مال |