| En azından uçuşun ortasında Portia de Rossi'yle flört etmek için seni bırakıp giden biriyle evli değilsin. | Open Subtitles | على الأقل لم تتزوجي شخص ستتركك فى السفر لتغازل (بورشيا دى روسي) |
| Sen babamla evlenmediğin için aile üyesi değilsin. | Open Subtitles | و بما انك لم تتزوجي ابي انت لست بجزء من هذه العائلة ابقي بعيدة |
| Şimdi bir doktorla evlenmediğin için memnun değil misin? | Open Subtitles | ألست مسرورة الآن لأنك لم تتزوجي دكتوراً ؟ |
| Prenses, Farquaad'la evlenmesen ne olur? | Open Subtitles | وماذا لو لم تتزوجي فاركواد؟ |
| Örneğin hiç evlenmedin. | Open Subtitles | على سبيل المثال أنكِ لم تتزوجي أبداً |
| Kholi ile evlenmezsen seninle asla konuşmayacak. Öyle mi? | Open Subtitles | إنها تقول أنها لن تتحدث معك ثانية إذا لم تتزوجي كهولي ساب ، لا؟ |
| Eğer Charles'la evlenmezsen ne yapacaksın? | Open Subtitles | اذا لم تتزوجي تشارلز فماذا ستفعلين ؟ |
| O oruspu ile resmi olarak hiç evlenmediniz değil mi? | Open Subtitles | انتي لم تتزوجي قانونيا للعاهره اليس كذلك |
| Ve o adamla evlenmediğin için de çok sevindim. | Open Subtitles | وأنا سعيد حقا بانك لم تتزوجي بهذا الرجل |
| Prenses. Farquaad'la evlenmesen nasıl olur? | Open Subtitles | أميرتي، ماذا لو لم تتزوجي (فاركواد)؟ |
| Neden hiç evlenmedin? | Open Subtitles | "يوكي"، لم تتزوجي أبدا؟ أنت لم تعد أبدا |
| Bay Collins ile evlenmezsen annen bir daha seninle konuşmayacak. | Open Subtitles | والدتكِ لن تتحدث إليكِ مُجدّداً ... (إن لم تتزوجي السيد (كولينز |
| Buyurduğum gibi Scott'la evlenmezsen, anneni öldürürüm. | Open Subtitles | ان لم تتزوجي الاخ (سكوت) كما اقترحت انا سوف اقتل امك |
| Evet. Nasıl oldu da hiç evlenmediniz? | Open Subtitles | أجل، ولكن لِم لم تتزوجي قط حتى الآن؟ |