| - Bunun üzerinde düşünelim millet. - Ne üzerinde düşünelim? | Open Subtitles | ـ لنفكّر في ذلك جميعاً يا شباب ـ نفكّر في ماذا؟ |
| Bu gece bunu düşünelim ve yarın karar alalım, olur mu? | Open Subtitles | لنفكّر بذلك الشأن الليلة ونتّخذ قراراً حيال الأمر بالغد. |
| Bak, heyecanlanma. Birlikte düşünelim. | Open Subtitles | دعينا لا ننجرف لنفكّر جيدا في هذا. |
| Bunu düşünecek vaktimiz yok! | Open Subtitles | نحن ليس لدينا الوقت لنفكّر هكذا |
| Şimdi derin derin düşünecek kadar vaktimiz var. | Open Subtitles | الآن لدينا الكثير من الوقت لنفكّر هكذا |
| O halde içinde bulunduğumuz anı düşünelim, çünkü daha önce hiçbir yazı tek bir mekanda geçirmemiştim. | Open Subtitles | إذاً , لنفكّر بشأن الوقت الحالي - لأنني لم أكن قط بمكان واحد لصيف كامل |
| Şimdi şöyle düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر في هذا الآن |
| - Durun bir düşünelim. | Open Subtitles | مهلا، لنفكّر فى الأمر |
| Bunu düşünelim. | Open Subtitles | حسناً، لنفكّر ملياً في هذا |
| düşünelim, düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر لنفكّر فقط، حسناً؟ |
| Hadi bunu düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر في هذا الأمر. |
| Bu konuyu sessizce düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر في ذلك بهدوء |
| Dur bir saniye, Mulan. Dur da biraz düşünelim. | Open Subtitles | -مهلاً (مولان)، أمهلينا دقيقة لنفكّر |
| düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر في ذلك |
| Ozaman hadi düşünelim. | Open Subtitles | إذًا لنفكّر. |
| Biraz sesli düşünelim. | Open Subtitles | لنفكّر في هذا |
| Biz Kraliçelerin düşünecek çok şeyi var. | Open Subtitles | نحن الملكات لدينا الكثير لنفكّر به |
| düşünecek ne vardı ki? | Open Subtitles | ماذا كان لنفكّر به؟ |