"لن أفعل ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunu yapmayacağım
        
    • bunu yapmazdım
        
    • bunu yapamam
        
    • Bunu yapmam
        
    • Bunu asla yapmam
        
    • Bunu yapmayacağımı
        
    • Olmaz
        
    • Bunu yapmıyorum
        
    Ama ben Bunu yapmayacağım. Sana bu zevki tattırmayacağım. Open Subtitles و لكنني لن أفعل ذلك ، لن أدعك تشعر بالمتعة
    Hasta olduğunda ot, olmadığında içki. Ben Bunu yapmayacağım. Open Subtitles أثناء مرضك، و الخمر أثناء صحتك لن أفعل ذلك
    Buradan gidersek, tekrar başlamak zorunda kalırız ve Bunu yapmayacağım. Open Subtitles إذا غادرنا سيتوجب علينا أن نبدأ من جديد لن أفعل ذلك
    Yerinde olsam bunu yapmazdım. Cidden sevgiline güvenmek istiyor musun? Open Subtitles لن أفعل ذلك لو كنت مكانكِ أتريدين حقاً الوثوق بصديقكِ؟
    Peşinden koştuğumuz insanlar bize saldırıyorsa bunu sakinlikle karşılarım ancak içimizden birileri saldırıyorsa bunu yapamam. Open Subtitles أنا مستقرّ على حقيقة أنّ من نطاردهم سيهاجموننا، لا واحداً من جماعتنا. لن أفعل ذلك
    Ben Bunu yapmam, hele de bu kadar çerçöp varken. Open Subtitles لن أفعل ذلك مع كل تلك الكائنات الموجودة هناك
    Prytania Sokağı'nda geçit törenine çıplak da katılabiliriz ama Bunu yapmayacağım. Open Subtitles و يمكننا أن نستعرض عرايا في شارع بريتانيا أيضاً و لكني لن أفعل ذلك.
    çünkü Shakespeare bir salak, o giydiğimiz taytlar salak, ve ben Bunu yapmayacağım! Open Subtitles لأن شيكسبير غبي و ارتداء لباس ضيق هو غبي أيضا و لن أفعل ذلك
    Yarın seni arayabilirim ama Bunu yapmayacağım. Open Subtitles غدًا يُمكنني الإتصال بكِ ولكنني لن أفعل ذلك
    Çünkü ölmüş olursun. Şimdi, Bunu yapmayacağım çünkü kraliçe bunu yapmamı istemez, hele Prens Andrew bizi her türlü rezilliğe soktuktan sonra. Open Subtitles الآن ، لن أفعل ذلك لأنّي لا أريد أنْ أمثل الملكة بهذه الطريقة
    Bunu yapmayacağım. Bu benden daha önemli! Open Subtitles لن أفعل ذلك, هذا أكبر مني ويعني أكثر مني
    Senin umurunda olan tek şey öbür tarafla bu taraf arasındaki duvarı indirmek ve Bunu yapmayacağım. Open Subtitles بل تحفل بهدم الجدار بين الجانبين، وإنّي لن أفعل ذلك
    Ama Bunu yapmayacağım çünkü dışarıdaki öğrenciler, sınıf arkadaşlarınız ben onların da başkanıyım. Open Subtitles ولكني لن أفعل ذلك لأن أولئك الطلبة بالخارج هناك زملائكم في الصف وأنا رئيسهم كذلك
    Bunu yapmayacağım. Senin için parmağımı oynatmam. Open Subtitles لن أفعل ذلك لن أحرك أصبعاً من آجلك
    Yerinde olsam bunu yapmazdım. İyi işti efendim. Open Subtitles لن أفعل ذلك لو كنت مكانك, عمل رائع, سيدى
    Yerinizde olsam bunu yapmazdım, tabii tayfanızda bir hırsız istemiyorsanız. Open Subtitles لن أفعل ذلك لو كنت مكانك مالم ترد لصاً ضمن طاقمك
    Ben olsam bunu yapmazdım. Open Subtitles أنا لن أفعل ذلك لو كنت فى مكانك
    Ona Bunu yapmayacağım. Ona bunu yapamam. Open Subtitles لن أفعل ذلك بها لا يمكنني فعل ذلك بها
    Ona bunu yapamam. Open Subtitles لن أفعل ذلك له.
    Onlara Dawn'un adını telaffuz etmeyeceğim. Bunu yapmam. Söz. Open Subtitles لن قوم بذكر اسم داون لن أفعل ذلك .أعدك
    Ama ben Bunu asla yapmam. Arkadaş alanından çıkmak istiyorum. Open Subtitles و لكني لن أفعل ذلك أبداً أريد إخراجه من عقلك
    - Bunu yapmayacağımı biliyorsun. Open Subtitles لقد تكلمنا مُسبقاً حيال هذا. لن أفعل ذلك.
    - Hey endişelenme adamım, yeni bir tane alırsın. - Hassiktir ordan. Bir gülle sonuç belli Olmaz. Open Subtitles يمكنك شراء واحدة أخرى لن أفعل ذلك نيابة عنك
    Öyleyim. Bunu yapmıyorum. Open Subtitles أنا جدياً حقاً, و لكني لن أفعل ذلك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more