| Sana yalan söylemeyeceğim. - Sana istihbarat sağlaması kolay olmayacak. | Open Subtitles | مع ذلك، أنا لن أكذب عليك لن يكون التسليم سهلا |
| Sana yalan söylemeyeceğim - ...çok iyi görünmüyorsun ama başaracaksın. | Open Subtitles | . أنا لن أكذب عليك . أنت لا تبدو بحالة جيدة . لكن تستطيع ان تفعل ذلك |
| Sana yalan söylemeyeceğim. Uzun zamandır senin bu aileyi sömürdüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | انظر، لن أكذب عليك ، إنّه يشعر أنّك أصبحت عالة على هذه العائلة، منذ فترة ليست بالقصيرة |
| Tatlım, Sana yalan söylemem. Ama şunu unutmamalısın. | Open Subtitles | عزيزي أنا لن أكذب عليك ولكن يجب أن نتذكر شيء واحد |
| Size yalan söylemeyeceğim. Şuradaki makineler en iyiler. | Open Subtitles | لن أكذب عليك ، هذه إلكترونيات عالية الجودة |
| Sana yalan söylemeyeceğim. Uzun zamandır senin bu aileyi sömürdüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | انظر، لن أكذب عليك ، إنّه يشعر أنّك أصبحت عالة على هذه العائلة، منذ فترة ليست بالقصيرة |
| Mia'nın ruhu yetişkin diyerek Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | أعلم أنا لن أكذب عليك , وأقول أن ميا هي روح قديمة |
| Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | الذي يردني ان أكونه كان جداً صعب .. لن أكذب عليك |
| O şekilde başlamış olabilir ama Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | . لقد بدأ ذلك بشكل غريب ، لكنني لن أكذب عليك |
| Pekala, Sana yalan söylemeyeceğim, ...sarhoşken öldü, ...teknenin içinde kilitli kalmış. | Open Subtitles | حسنا ، أنا لن أكذب عليك لقد مات سكرانا لقد تم عصره بين قارب و مرفأ |
| Buradayım. Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | نعم, لازلت على الخط تيد لن أكذب عليك, |
| Sana yalan söylemeyeceğim. Onu götürmek için buradayım. | Open Subtitles | لن أكذب عليك لكنني هنا لألقي القبض عليه |
| Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | حسنا. لن أكذب عليك هناك بعض الديون |
| David, Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أكذب عليك أحب الصورة التي تبدو عليها |
| Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لن أكذب عليك لوكانتالجراحةناجحة, |
| Sana yalan söylemeyeceğim. Hiç de kolay olmayacak. | Open Subtitles | لن أكذب عليك إنه ليس بالأمر السهل |
| Beni yanlış anlama, yazın iyi ama Sana yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | اسلوب الكتابة جيد لكني لن أكذب عليك |
| Sana yalan söylemeyeceğim, bu biraz acıtabilir. | Open Subtitles | لن أكذب عليك يا رون , هذا قد يؤلم |
| Lağımdayız. - Hey, Sana yalan söylemem. Ne? | Open Subtitles | إننا فى المجارى أنا لن أكذب عليك ماذا؟ |
| Aslında hiç kart oynamam. Gene de Size yalan söylemeyeceğim. | Open Subtitles | لا ألعب الكوتشينة كثيراً لكن لن أكذب عليك |
| Ayrıca sana yalan söyleyemem, unuttun mu? | Open Subtitles | وأنا ربما لن أكذب عليك, أتتذكر؟ |
| Yalan söyleyemeyeceğim, ilk başta sinirlenmiştim ama sakin kalmayı başardım ve duygusal hafızamın karar verme sürecine etkisini gözden geçirdim, ki bir noktada, geçen gece beni affetmeyi reddetmenin kendimi korumamdan kaynaklandığını farkettim. | Open Subtitles | لن أكذب عليك, لقد كنت غاضباً في البداية ولكنني كنت قادراً على البقاء واعياً وتحليل ذاكرتي العاطفية خلال عملية اتخاذ قراري, وحينها استوعبت |
| Yalan söyleyecek değilim ateşli. Ama biraz garip. | Open Subtitles | إنه مثير , لن أكذب عليك , لكن الامر غريب. |
| Sana karşı dürüst olacağım, Janis. Çok zor olacak. | Open Subtitles | لن أكذب عليك يا (جانيس) فالأمر لن يكون سهلاً |