Neden normal bir insan gibi mantar pano almıyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تشتري لوحة إعلانات كالناس العاديين؟ |
Lima'daki bir mühendislik üniversitesi, devasa bir reklam panosu tasarladı. Bu pano havadaki nemi emerek saf suya çeviriyor ve günde 90 litreden fazla su üretiyor. | TED | كلية هندسة في ليما صممت لوحة إعلانات عملاقة التي تمتص الرطوبة الجوية وتحولها إلى مياه نقية، تولد أكثر من 90 لتراً من الماء كل يوم |
Bir panonun arkasında kamyoncunun tekinin ne işi olabilir sence? | Open Subtitles | ماذا يفعل سائق شاحنة خلف لوحة إعلانات عادة؟ |
İlan panosu asmak istiyorsan en baştaki hademeden iş emri çıkarman lazım. | Open Subtitles | إذا أردت تعليق لوحة إعلانات فيجب أن تحظر أمر عمل من رئيس البوابين |
Adını bilbordlara yazdırıyorum. | Open Subtitles | وضعت اسمك على لوحة إعلانات لعينة |
Okumayacaktım. Ama tatlım, ilan tahtası gibisin. | Open Subtitles | أنا لا أفعل ذلك لكن، عزيزى ، أنت لوحة إعلانات |
Hayal mi gördüm, yoksa bu akşam eve gelirken reklam panosunda senin yüzünü mü gördüm? | Open Subtitles | هل أتخيل أشياء أم أنّني رأيتُ لوحة إعلانات عليها وجهكَ في طريقي للمنزل الليلة؟ |
Çok rüzgar vardı, pano düştü. | Open Subtitles | كان يوم شديد الرياح، وسقطت لوحة إعلانات |
Casillas'ın vitamin fabrikasında, çalışanların fotoğraflar astığı bir pano var. | Open Subtitles | هناك لوحة إعلانات في مصنع فيتامين آلـ(كاسياس) حيثُ إلتقط الموظف آخر صورة |
Taze, beyaz bir pano var. | Open Subtitles | هناك لوحة إعلانات جديدة بيضاء |
Ve bir dahaki sefer birine panonun üstünde seks davetiyesi yaparsan... | Open Subtitles | وفي المرة المقبلة التي تدعو فيها شخص ما لممارسة الجنس على لوحة إعلانات |
- Bir matkap, birkaç vida bir de ilan panosu verebilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنني أن تحضر لي مثقباً و بضعة مسامير -و لوحة إعلانات ؟ |
Böylece ilan panosu fikri aklıma geldi. | TED | ففكرت في لوحة إعلانات. |
Adını bilbordlara yazdırıyorum. | Open Subtitles | وضعت اسمك على لوحة إعلانات لعينة |
O bir ilan tahtası Çılgın Çene. | Open Subtitles | تلك لوحة إعلانات يا جو |
- Bir ilan tahtası. | Open Subtitles | - إنها لوحة إعلانات. |
Yüzünü dairemin yanındaki reklam panosunda görsem bile hatırlamazdım. | Open Subtitles | ما كنت لأعرف وجهك إن لم يكن معروضًا على لوحة إعلانات تطل عليها نافذة غرفة نومي |
Aktarma yaparken Kopenhag havaalanındaki reklam panosunda bir çocuk görmüştüm. | Open Subtitles | أتعلم ، تبدو مثل ذالك الرجل (الذي رأيته على لوحة إعلانات في مطار (كوبنهيجن |
Sihirli lşıltı reklam panosu açılışıma nasıl geleceksin? | Open Subtitles | لوحة إعلانات "ويجي" السحرية، ليس بأمكانك رؤية ذلك حتى؟ |