| Ee, Lucian Delia'nın fotosunu petrol işçilerine gösterdi.. | Open Subtitles | لوشن عرض تلك الصورة لـ ديليا على عمال النفط |
| Lucian İttifakı'ndan yardım istemeye geldim. | Open Subtitles | لقد جئت لإلتماس المساعدة "من تحالف "لوشن |
| Lucian'ın tasmasını çıkarması yasaktı ama çıkardı gerekçesi çok iyi bile olsa. | Open Subtitles | (لوشن) كان ممنوعا من نزع طوقه ومع ذلك فعل، مهما يكن السبب. |
| Hafızamı tazeler misin, kaç yıl Lucien'le birlikte oldunuz? Hiçbir zaman birlikte olmadık. | Open Subtitles | أنعشي ذاكرتي، كم من الوقت كنتما تتواعدان أنتِ و(لوشن) ؟ |
| Bir sevgilim olsaydı bile... bu, o kart ayyaş Lucien Wilbanks olmazdı. | Open Subtitles | وإذا حدث هذا (فلن يكون ذلك الوغد المترهل (لوشن ويلبانكس |
| sonra nemlendirici, sonra kırışık giderici, son olarak mnemlendirici koruyucu losyon. | Open Subtitles | بعد ذلك مرطب ثم مرهم مضاد لتجاعيد العين يتبع بطبقة نهائية من لوشن مرطب حامي للوجه |
| buzluğu çıkarınca, temizleme losyonu kullanırım. | Open Subtitles | بعد نزع كمادات الثلج أستخدم لوشن منظف يتغلغل في مسام الجلد |
| Duş köpükleri, vücut losyonları... | Open Subtitles | "باث بيدس" و "بدي لوشن" أي شيئاً تريديه |
| Lucian gittiğine göre onun yerine başka bir Lycan atamalıyız. | Open Subtitles | مع رحيل (لوشن)، يجب علينا ترقية (لايكن) آخر في مكانه. |
| Yok henüz yok. Ama Lucian haklıymış. | Open Subtitles | لا , ليس بعد , لكن لوشن كان محقا ً |
| Lucian, petrolcülere şu resmi göster. | Open Subtitles | لوشن , إعرض هذه الصورة على عاملي النفط |
| Lucian'ın ihaneti bana o kadar acı verdi ki senin duygularını hiç düşünmedim. | Open Subtitles | كنت متشددا جدا حول خيانة (لوشن)، لم أهتم بمشاعرك. |
| Lucian, onu beklemek bence doğru değil. | Open Subtitles | مع إحترامي، (لوشن)، لا أرى الحكمة من إنتظارها. |
| Lucian, Brashov'da iki malikaneyi bastı ve cephanelikteki silahları aldı. | Open Subtitles | استولى (لوشن) على منطقتين في (براشوف)، يا مولاي، واستولى على مخزون أسلحتها. العبيد قد انضموا إلى صفه. |
| Ayrıca, Lucien Wilbanks'e ne içiyorsa ondan bir kasa gönderin. | Open Subtitles | وأرسل صندوقا مما يشرب (إلى (لوشن ويلبانكس |
| Lucien Wilbanks, Mississippi Amerikan Zenci Teşkilatı'na katılan üçüncü beyaz. | Open Subtitles | لوشن ويلبانكس)، ثالث رجل أبيض) في " المسيسيبي" ينضم للإتحاد الوطني لمساعدة الملونين |
| Lucien Laurin'le konuşmalısınız. Fransız-Kanadalı'dır. | Open Subtitles | عليكِ أن تتحدثي مع (لوشن لورين) إنه فرنسي كندي. |
| Bence bu adam, Lucien'dan annemin duyunca pataklayacağı Fransızca küfürler yiyecek. | Open Subtitles | أعتقد بأن هذا الزميل سيجعل (لوشن) يقول أشياء بالفرنسية أمي ستصفعه بسببه. |
| "Lucien Laurin şampiyon bir atı eğitemez." | Open Subtitles | "لوشن لا يستطيع تدريب حصان للفوز" |
| Buz torbamı çıkarınca gözenek temizleyici losyon sürüyorum. | Open Subtitles | بعد نزع كمادات الثلج أستخدم لوشن منظف يتغلغل في مسام الجلد |
| Her zaman az alkollü ya da alkolsüz losyon kullanırım. | Open Subtitles | دائما أستخدم لوشن مابعد الحلاقة يحتوي على القليل أو لا يحتوي على كحول على الاطلاق |
| Odada sana biraz losyon bıraktım şayet zorlanırsın diye. | Open Subtitles | تركت لك شوية لوشن في الغرفة يمكن تحس حالك خرمان |
| Her zaman traş losyonu sürerim alkolsüz yada az alkollü, | Open Subtitles | دائما أستخدم لوشن مابعد الحلاقة يحتوي على القليل أو لا يحتوي على كحول على الاطلاق |
| Duş köpükleri, vücut losyonları... | Open Subtitles | "باث بيدس" و "بدي لوشن" |