"لوضعه" - Translation from Arabic to Turkish

• koymak
• luğunu
• koyacak
• normale

Yalnız, efendim, onu oraya koymak için izin alamıyoruz.
لكن، ياسيدى، لا نستطيع . الحصول على ترخيص لوضعه هناك

koymak için doğru yeri kovaladığım sırada.
في حين أنني كنتُ أفتّش عن المكان الصحيح لوضعه.

Shapiro, Shapiro'luğunu yapıyor.
(شابيرو) عاد لوضعه وأصبح (شابيرو).

Söylediğim gibi, av peki iyi değildi. Oraya koyacak balık tutamadık.
الصيد لم يكن جيداً لذا لم يكن لدينا شيء لوضعه هناك

Reed üzerinde sürekli takipte olacağız siz de onu tekrar parmaklıklar arkasına koyacak bir yol bulun, Avukat Hanım.
لم يكن لدينا لمحاولة قضيتها. سيكون لدينا مراقبة مستمرة على ريد، وسوف تجد وسيلة لوضعه وراء القضبان مرة أخرى،

Eğer mühür sağlam durursa fotonu hızlandırıp, zamanı normale döndüreceğiz.
إذا صمد الختم، غسرّع الوحدة الضوئيّة، وأعد الزمن لوضعه الطبيعي

Selam! Dolaba koymak için biraz sağlıklı gıda aldım.
لقد جلبتُ بعض الطعام الصحّي لوضعه في الثلاجة.

Bir sembol, yeni bayrağımıza koymak için.
عن رمز, لوضعه على علم أمتنا الجديد.

Oraya koymak zorunda mıydı?
أكان مضطرا لوضعه هناك؟

Şimdi çantaya koyacak manyak bir malzeme bulmak lazım.
الأن, نحتاج أمراً قذراً لوضعه في الحقيبة

İçinde her ne varsa saklayacak kadar önemli ama o kasaya koyacak kadar değerli değil.
أياً كان ما يُوجد هنا، فقد كان مُهمّاً بما يكفي لإخفائه، لكن ليس قيّماً بما يكفي لوضعه في تلك الخزنة.

Ağzına bir para dolu bir evde olmaktan ve koyacak bir yer olmamasından nefret ediyorum.
أكره إمتلاكى لمنزل ملئ بالأموال ولا مكان لوضعه به

747 kazasında daha fazla ölen yok. Her şey normale döndü.
، لا مزيد من الوفيات من حادث تحطم الطائرة الجامبو . كل شئ يعود لوضعه الطبيعى

Temize çıktığıma göre her şey normale döndü, değil mi?
.. حسناً ، فقط لكيّ أتاكد كل شيء عاد لوضعه الطبيعي ، صحيح ؟