"لونهم" - Translation from Arabic to Turkish

• rengi
• renkleri
• renk
• renkteler
• renklerine

Neden sorunu sormuyorsun? Havarilerden bahsediyoruz. Onların rengi neydi?
. كنا نناقش موضوع الحواريون ما كان لونهم ؟

Havarilerden bahsediyoruz. Onların rengi neydi?
. كنا نناقش موضوع الحواريون ما كان لونهم ؟

Güneşe bırakırsan, renkleri kahverengi mi olur?
أو تتركهم في الشمس فيصبح لونهم بنياً وتنمو لهم شعيرات بيضاء

Yapıları farklıdır, tatları ve renkleri de öyle.
طريقة صناعتهما مختلفه, طعمهم, لونهم.

Gençler yanlış renk giydikleri ya da yanlış renkte oldukları için, birbirlerini öldürüyor.
يقوم الصبية بقتل بعضهم لأنهم يرتدون لوناً مختلفاً أو لأنّ لونهم مختلف

Onun içinden çıktılar ve işte çevrelerinden daha sıcak olduklarını kanıtlayan beyazımsı parlak sarı renkteler.
البيض يخرج من جسمها أنظر وتعجب ... لونهم أصفر لامع مقارب للأبيض

Hayatlarını, ırklarına, renklerine veya inançlarına bakmaksızın evlat edinmeye ve çocuklara bakmaya adadılar.
وكرّسا أغلب حياتهما لتبني ورعاية الأطفال بغض النظر عن عرقهم أو لونهم أو عقيدتهم

Önceden bunlara bayılırdım. Oh, Tanrım, rengi atmış .
لقد اعتادوا ان يقتلونى لقد تلاشى لونهم قليلا

Çünkü insanların sırf derilerinin rengi nedeniyle öldürülemeyeceğini söyledim ona.
تعلمون ذلك , صحيح ؟ لأنني قلت له , قلت لا يمكنك قتل الناس بسبب لونهم أو بشرتهم.

Eğer flamingolar kendi rengi elde biliyor muydunuz
هل تعلم أن طيور ألنحام يتغير لونهم

Hay, gözlerin daha keskin. Gördüğün rengi söyle.
عيونك صغيرة أخبرنى ما لونهم

Hayır, gözlerimin orijinal rengi.
كلا، هذا لونهم الطبيعي.

- Bu onların rengi, efendim.
- هذا لونهم , يا سيدي .

Boyları değişmiş renkleri de.
... لقد تغير حجمهم فعلا و لونهم ...

- Bende de göz var. - Evet ve renkleri muhteşem.
لدي عيون لونهم جميل حقاً

renkleri farklı.
- - لونهم مختلف

Ne renk olduklarını bilmiyorum. Umurumda da değil.
أنا لا أَعرف ما لونهم ولا أهتم لذلك

Vay canına, insanların renk değiştirebildiklerini bilmiyordum.
لم أعرف أن البشر يتغير لونهم

Doğru, Peter,onlar kırmızı renk.
هذا صحيح ، (بيتر) ، لونهم أحمر

Berbat renkteler.
لونهم سيء.

Bu çeşitli nesneler bir kuş tarafından parlaklıklarına ve renklerine göre dikkatle seçildi.
لقد تم إختيار هذه القطع بعناية بواسطة طير .. بسبب لونهم الفاقع

Tanrım, siyah renklerine bayılıyorum.
يا إلهي، أنا أحب لونهم الأسود