"لو سمحتِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • Affedersiniz
        
    • Pardon
        
    • Afedersiniz
        
    • izin verirsen
        
    • - Lütfen
        
    • Affedersin
        
    • izin versen
        
    • alabilir miyim
        
    Affedersiniz. El Segundo Bulvarı'nı arıyordum da. Open Subtitles مرحبا ، لو سمحتِ انا ابحث عن سيغوندو بوليفارد
    Affedersiniz. Open Subtitles أنا.. لو سمحتِ يا سيدتي لا تعادري
    Pardon, acaba su... - Su soğutucusu o köşede. Open Subtitles لو سمحتِ المياه = مبرد المياه في هذا الركن =
    Afedersiniz kardeş, ben elektrik bölümünden geliyorum... Open Subtitles لو سمحتِ أيتها الأخت لقد جئت من قسم الكهرباء
    Şimdi eğer izin verirsen, senin yapamadığını yapıp, geleceğimi geri alacağım. Open Subtitles و الآن، إن لو سمحتِ فبعضنا لديه مستقبل يعود إليه
    - Lütfen resmi konuşmayın. Open Subtitles سيدتي لو سمحتِ يمكنك ان تتكلمي معي
    Affedersin. Bir telefon açabilir miyim? Open Subtitles لو سمحتِ, هل تمانعين إن أجريت مكالمة؟
    Bu mükemmel baba için muhtemelen gömmüş olduğun öfke ve incinmişlik duygusunu hissetmene izin versen? Open Subtitles لو سمحتِ فعلاً لنفسك بالشعور بالأذى والغضب الذي لربما دفنتِه لهذا الأب المثالي؟
    Affedersiniz, Bayan Right? Bayan Right? Open Subtitles لو سمحتِ أيتها الآنسة المناسبة؟
    Affedersiniz. Korkmayın, yardım etmeme izin verin. Open Subtitles لو سمحتِ دعيني أساعدك، لا تخافي
    Affedersiniz. Rita Rivera'yı arıyorum. Open Subtitles لو سمحتِ ، أبحث عن ريتا ريفيرا
    Pardon? Open Subtitles لو سمحتِ
    Pardon? Open Subtitles لو سمحتِ
    Pardon. Open Subtitles لو سمحتِ
    Afedersiniz, benim burada olduğumu biliyor mu ? Open Subtitles لو سمحتِ, هل هو حتى يعرف بوجودي هنا؟
    Babacığım olmuyor böyle ama. Afedersiniz. Open Subtitles ليس صحيح يا أبي لو سمحتِ
    Afedersiniz, Bayan Foster. İzin verir misiniz? Adım, Penny Carter. Open Subtitles (عفوا آنسة (فوستر لو سمحتِ لي ؟
    Çoklu kişilik bozukluğunu tedavi etmek yıllarca sürebilir; ama bana izin verirsen, sana yardımcı olabilirim. Open Subtitles قد يستمر أمر علاج تعدد , الشخصيات عدة سنوات , لكن لو سمحتِ لي يمكنني أن أساعدكِ
    Eğer seni göndermeme izin verirsen, söz veriyorum, oğlunu bulacağım. Open Subtitles , لو سمحتِ لي بأخذكِ إلى الفرز أعدكِ أنني سأجد لكِ ابنكِ
    - Lütfen araçtan inin. Open Subtitles -أخرجي من السيارة لو سمحتِ -ماذا؟
    Affedersin Rosalie. İzninle lütfen. Lütfen izin ver. Open Subtitles لو سمحت (روزلي) لو سمحت ، ارجوك ارجوك لو سمحتِ
    Arada bir, senin için birinin kapıyı açmasına izin versen ölür müsün? Open Subtitles هل سيقتلكِ لو سمحتِ لشخصٍ بفتح الباب لكِ مرّة كلّ حين؟
    Bir paket sigara alabilir miyim? Open Subtitles كيفك ؟ هل استطيع فقط ان احصل على علبة سجائر واحدة ، لو سمحتِ ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more