| Geri takabilecek mi diye bakıyormuş. | Open Subtitles | ليرى إن كان بإمكانه اعادة تركيبها مرة أخرى |
| Öğrendik mi diye olta atıyordu yani. | Open Subtitles | كان يتلمّس الأخبار ليرى إن كنّا قد عرفنا! |
| Russo, bazı yerel halkla ilgili soruşturma yapıyordu, eğer herhangi birisi tehdit oluşturabilir mi diye. | Open Subtitles | "روسو" كان يتفقد بعض السكان.. ليرى إن كان أي منهم قد يُشكل تهديداً. |
| Tepkilerini görmek için üstlerine ışık tutuyordu. | TED | ويسلط الضوء عليها ليرى إن كانت ستستجيب. |
| Kaçıp kaçmayacaklarını görmek için sıcak maşa tutuyordu. | TED | وكان يضع نبات كنيفوفيا بجانبها ليرى إن كانت ستبتعد. |
| Bavyera'nın müstakbel kralı Maximilian yardım edebileceği bir şeyler olup olmadığını görmek için felaket mahalline aceleyle gider. | Open Subtitles | ماكسميليان, ملك بافاريا المستقبلي هرع إلى مسرح الفاجعة ليرى إن كان يستطيع المساعدة |
| Önce Hamid bir şey söyleyecek mi diye bekliyor. | Open Subtitles | ... ينتظر ليرى إن كان ( حميد ) سوف يقول . شيئاً أولاً |
| - Tom da yemeğe gelir mi diye soracak. | Open Subtitles | -و(توم) ذاهب ليرى إن كانت ترغب بالعشاء |
| Baron'un malikanesindeki terbiye seansından sonra herhangi bir hastanın gelip gelmediğini görmek için evine doğru yola çıkmıştı. | Open Subtitles | بعد جلسة تدريب للحصان على أرض البارون كان متوجهاً لمنزله ليرى إن كان قد وصل أي مرضى |
| Bu yüzden sitenin linkini ona yolladım. Tanıyıp tanımadığını görmek için. Lütfen. | Open Subtitles | -لهذا أرسلت إليه رابط الموقع ، ليرى إن كان يعرف |
| Yarın Roger'ın hâlâ işinin başında olduğunu görmek için yemeğe geliyor. | Open Subtitles | ليرى إن كان روجر مازال مشارك فيه |
| - İyileşiyor mu diye görmek için mi? | Open Subtitles | ـ ليرى إن كانت حالته تتحسن؟ |
| Randy, New York'a ilişkimiz yürüyor mu diye görmek için geldi ama o otelden hiç çıkmamalıydık. | Open Subtitles | أتى (راندي) ليرى إن كانت علاقتنا ستنجح لكن لم يكن علينا مغادرة الفندق |